Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10040
Karar No: 2019/3747
Karar Tarihi: 15.05.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/10040 Esas 2019/3747 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/10040 E.  ,  2019/3747 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "davanın, tespit harici bırakılan taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tescili istemine ilişkin olduğu, mahkemece, çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin kadastro tutanak örnekleri ile tespit dayanağı tapu ve vergi kayıtlarının getirtilerek çekişmeli taşınmaz yönünü ne okuduğunun değerlendirilmediği, dava konusunun, 4721 sayılı Medeni Kanun"un 713/4. maddesi gereğince, zorunlu olan ilanlarının yaptırılmadığı belirtildikten sonra mahkemece öncelikle hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa uyarınca Mardin Belediyesi Büyükşehir Belediyesi"ne dönüştürüldüğüne göre Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile taşınmazın bulunduğu ... Mahallesi"nin hangi ilçe sınırları içinde olduğu belirlenerek ilgili İlçe Belediye Başkanlığının davaya dahil edilmesi, bundan sonra mahallinde yeniden keşif yapılarak, yerel bilirkişi ve tanık sözleri, komşu 50, 51 ve 52 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanakları ve dayanakları olan tapu kayıtları ve vergi kaydı ile denetlenmesi, 4721 sayılı Medeni Kanunu"nun 713/4. maddesi gereğince, yasal ilanlar yapılarak itiraz süresinin beklenmesi, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 945 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile fen bilirkişi tarafından düzenlenen 05.10.2015 tarihli rapor ve eki haritada (A) harfiyle işaretli 54.440,80 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı ... adına, (B) harfiyle gösterilen 27491 metrekare yüzölçümündeki bölümün 945 parsel sayısı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK"nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddeleri gereğince tapusuz taşınmazın tescili istemi ile açılmış ise de temyize konu fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen bölümün dava tarihinden önce idari yoldan tapuya tescil edilen 945 parsel ve 81931,80 metrekare yüzölçümündeki hali arazi niteliğindeki taşınmaz içerisinde kaldığı dosya kapsamındaki 05.10.2015 havale tarihli fen bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır. Ancak bu durum davacı tarafından açılan tescil davasının Yargıtay 16. Hukuk Dairesi"nin 18.09.2014 tarih 2014/11485 Esas ve 10123 Karar sayılı bozma ilamından sonra ortaya çıkmıştır. Bu halde davacının davasını tapu iptal ve tescil davası olarak dönüştürmesi mümkündür. Ayrıca mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 54.440,80 metrekare yüzölçümündeki bölüm yönünden davacı lehine Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri uyarınca zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaz 1984 yılında "taşlık" olması nedeniyle tescil harici bırakılmış, 2012 yılında ise hali arazi vasfıyla idari yoldan Hazine adına tescil edilmiştir. Böyle bir yerin, emek ve masraf yapılmak suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmesini müteakip, kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi şartıyla kazanılması mümkündür. O halde, uyuşmazlığın çözümünde imar-ihyanın ne zaman başladığının, ne zaman tamamlandığının ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesi önem arz etmekte olup; bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi belirlemenin en iyi yöntemi hava fotoğraflarıdır. Ne var ki; mahkemece hava fotoğrafı incelemesi yapılmamış, ziraat mühendisi bilirkişi raporunda taşınmaz üzerindeki taşların toplandığı, taşınmazın sınırına yığıldığı ve taşınmazın sürülü olduğu belirtilmişse de taşınmaz üzerinde ihyanın ne zaman tamamlandığı ve taşınmazın tarım arazisi vasfıyla ne zamandan beri kullanıldığı yönünde bir değerlendirme bulunmadığından anılan raporlar da son derece yetersizdir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm verilemez.
    Hal böyle olunca, öncelikle davacıya davasını tapu iptal ve tescil davası olarak dönüştürüp dönüştürmeyeceği hatırlatılmak suretiyle sorulmalı, daha sonra davacının davaya tapu iptal ve tescil davası olarak devam etmek istemesi halinde taşınmazın niteliğinin belirlenmesi bakımından sağlıklı bir sonuca ulaşmak için, taşınmazın idari yoldan tapuya tescil edildiği 2012 yılından 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Komutanlığından getirilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve teknik bilirkişi katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli; teknik bilirkişiden ise keşfi takibe elverişli, dava konusu taşınmaz bölümlerini, komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor alınmalı; diğer yandan hava fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, şekli ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; bundan sonra, davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği saptanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi