Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2012/18-676
Karar No: 2013/356
Karar Tarihi: 13.03.2013

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/18-676 Esas 2013/356 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2012/18-676 E.  ,  2013/356 K.
  • KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE TESCİL DAVASI
  • KAMULAŞTIRMA KANUNU (2942) Madde 8
  • KAMULAŞTIRMA KANUNU (2942) Madde 10

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Afşin 2. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 29.07.2010 gün ve 2009/130 E.-2010/354 K sayılı kararın incelenmesi taraf vekillerince istenilmesi üzerine, Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 23.06.2011 gün ve 2011/6031 E.-7659 K sayılı ilamı ile;

 (…Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucu düzenlenen ve hükme esas alınan rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.

Şöyle ki;

Çoğulhan Belediye Başkanlığı"nın dosyaya getirtilen 18.01.2010, 11.02.2010 ve 24.02.2010 günlü yazılarından dava konusu parselin imar planı dışında olduğu, belediye mücavir alanı içinde kaldığı, alt yapı hizmetlerinden yol, su, elektrik, çöp toplama hizmetlerinden yararlandığı, dava konusu taşınmaza yaklaşık 750–800 metre mesafede yerleşim alanının bulunduğu, yerleşim yerine yakın bir mesafede olmasından dolayı meskûn mahal niteliğinde olduğu, Afşin-Çoğulhan kasabasının ulaşımını sağlayan yol üzerinde olup ulaşım sorunu olmadığı, iskân amacına uygun yapılaşmanın yapılabileceği anlaşılmaktadır.

Bakanlar Kurulu"nun Yargıtay"ca da kısmen benimsenen 28.02.1983 gün ve 1983/6122 sayılı kararı uyarınca, imar planında yer almayan bir taşınmazın arsa sayılabilmesi için belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (belediyece meskûn olduğu için veya meskûn hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vd.) yararlanan ve meskûn yerler arasında bulunması gerekir. Dosyada bulunan Belediye Başkanlığının yukarıda sözü edilen yazıları içeriğinden dava konusu taşınmazın belediye sınırları içerisinde olduğu, çevresinin meskûn halde bulunduğu ve belediye hizmetlerinden yararlandığının belirlenmiş olması ve Bakanlar Kurulu Kararnamesi gözetildiğinde taşınmazın arsa olduğunun kabulü ile bu niteliğine göre kamulaştırma bedelinin saptanması gerekirken bilirkişi kurulunun tarım arazisi niteliğini esas alan raporuna itibarla hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir...)

gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

 

TEMYİZ EDEN: Taraf vekilleri

 

                                           HUKUK GENEL KURULU KARARI

 

Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir.

Davacı vekili,  davalıya ait Afşin İlçesi, Çoğulhan Kasabasında bulunan 1516 parsel sayılı taşınmazın tamamının termik santral döküm sahası ve yolları güzergâhı için kamulaştırıldığını, kamulaştırma kanununun 8. maddesi uyarınca dava konusu taşınmazın anlaşma yoluyla satın alınması için gerekli tüm işlemlerin yapıldığını, ancak, netice alınamadığını ileri sürerek, kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu buna göre değer tespiti gerektiğini bildirmiştir.

Mahkemece, taşınmazın arazi niteliğinde olduğunun kabulüyle net gelire göre değer biçen bilirkişi kurulu raporu esas alınmak suretiyle “davanın kabulüne” karar verilmiş; taraf vekillerinin temyizi üzerine karar, Özel Daire’ce yukarıda başlık yer alan gerekçeler ile karar bozulmuştur.

Yerel mahkeme, direnme olarak adlandırdığı kararında ise, direnme yönünde karar verilmeden önce, tapu sicil müdürlüğüne müzekkere yazılarak Afşin ilçesinde dava konusu taşınmaza emsal olabilecek dava tarihi olan 05.01.2009 tarihinden önce serbest alım satıma konu emsal taşınmazların satış sözleşmeleri ile akit tablosunun onaylı suretleri istenilmiş ve önceki gerekçeler genişletilerek direnme kararı verilmiş, hüküm taraf vekilleri temyiz edilmiştir. 

Hukuk Genel Kurulu"ndaki görüşme sırasında, işin esasının incelenmesinden önce, direnme kararının gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu"nca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu, ön sorun olarak tartışılıp, değerlendirilmiştir.

Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir.(1086 sayılı HUMK. m.429).

Eş söyleyişle; mahkemenin ilk kararının gerekçesinde dayandığı maddi olgunun dışında yeni bir delile, yeni bir maddi olguya dayanması ve gerekçesini de bu yeni maddi olgu yönünde değiştirerek karar vermiş olması halinde, usulünce verilmiş bir direnme kararının varlığından söz edilemez.

Yerel mahkemece, ilk kararda direnildiği belirtilmiş ise de; Özel Daire bozma ilamından sonra delil toplanmak suretiyle direnme kararı verilmiştir.

Bu durumda, temyize konu karar, gerçekte 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429/3. maddesi anlamında direnme kararı niteliğinde olmayıp, Özel Daire bozmasına konu önceki karardan farklı gerekçeye dayalı yeni bir hüküm niteliğindedir.

Hal böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi, Hukuk Genel Kurulu’na değil, Özel Daireye aittir.

Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.

SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenlerle taraf vekillerinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 18. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK"un 440/I. maddesi uyarınca hükmün tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi