Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/18259
Karar No: 2014/10762
Karar Tarihi: 30.10.2014

İftira - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/18259 Esas 2014/10762 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi         2013/18259 E.  ,  2014/10762 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : İftira
    Hüküm : TCK"nın 268/1 maddesi delaletiyle TCK"nın 267/1, 62/1, 50/1-a, 52/son maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanığın doğrudan TCK"nın 267/1. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden TCK"nın 268/1. maddesi delaletiyle uygulama yapılması,
    Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. paragrafından “TCK’nın 268/1. maddesi delaletiyle” ibaresi çıkartılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.10.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY:
    Yerel mahkemenin kabul ettiği oluşa göre, suç tarihinde ..."ın (hükmü temyize gelmeyen diğer sanık ..."ın asker kaçağı ağabeyi) kullandığı motorsiklette yolcu olarak bulunan ve geçirdiği trafik kazasında yaralanan
    sanığın, ifadesinde aracı mağdur ..."ın kullandığını söylemekten ibaret eyleminin, sayın çoğunluğun kabul ettiği gibi iftira suçunu oluşturmayıp suçluyu kayırma suçunu oluşturduğu, hükmün suç vasfında yanılgıya düşülmesi nedeniyle bozulması gerektiği düşüncesindeyim.
    Şöyle ki; öncelikle mağdur ..."ın 17.05.2010 tarihli ifadesinden anlaşılacağı üzere, ..."ın olay günü telefonda mağduru arayarak abisi ..."ın kaza yaptığını, kendisinin ismini verdiğini, kazayı kendisinin yaptığına dair karakolda ifade vermesini, bu sayede karakoldaki motoru teslim alacaklarını söyleyip yardımcı olmasını istemesinde ve sanığımızın da bu kapsamda rica üzerine kazayla ilgili şüpheli olarak verdiği ifadesinde motorsikleti ... kullanıyordu demesinde iftira suçunun manevi unusuru bulunmamaktadır.
    Çünkü iftira suçu ancak mağdur hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılması veya hakkında idari yaptırım uygulanması maksadıyla işlenir. Sanığımızda mağdur hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılması, idari yaptırım uygulanması amacı yoktur. Sanığın amacı tahkikatı yanlış yola sevketmek, bu sayede kazayı gerçekte yapan kişi hakkında soruşturma yapılmasını engellemek, gerçek sanığın tespit edilmemesini sağlamaktır. Gerçekten TCK"nın 283. maddesinde suç işleyen bir kişiye araştırma, yakalanma, tutuklanma ve hükmün infazından kurtulması için imkan sağlayan kişi cezalandırılmaktadır. Suçluyu kayırma serbest hareketli bir suç olduğu için her türlü yöntemle bu suçun işlenmesi - somut olayımızda ifade vermek suretiyle- mümkündür. Tanık sıfatıyla ifade verilmediği için yalan tanıklık suçunun unsurları gerçekleşmemiştir. Bir an için gerçeğe aykırı ifade nedeniyle mağdur hakkında sanık sıfatıyla ifadesi alındığı için iftira suçunun oluştuğu düşünülebilirse de, bu suç olası kasıtla işlenemeyeceğinden, doğrudan kasıtla işlenmesi gerektiğinden, iftira suçunun oluştuğu sonucuna da varılamaz. Dolayısıyla sanığın suç işleyen kişinin araştırılmasını, tespitini engellemek amacıyla kaza yapan motorsikleti başka kişinin kullandığına dair gerçeğe aykırı ifade vermesinin suçluyu kayırma suçunu oluşturduğu düşüncesiyle, hükmün suç vasfında yanılgıya düşülmesi nedeniyle bozulması gerektiği kanaatiyle, sayın çoğunluğun hükmün onanmasına ilişkin görüşlerine katılmıyorum. 30.10.2014





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi