Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14456
Karar No: 2018/6672
Karar Tarihi: 25.10.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/14456 Esas 2018/6672 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/14456 E.  ,  2018/6672 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... . Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23/06/2016 tarih ve 2014/809-2016/488 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 23/10/2018 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekilleri Av. ... ile Av. ..., davalı ... Sigorta A.Ş. vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının ... "da yapmayı taahhüt ettiği enerji santrali ekipmanlarının nakliyesi için davalı sigorta şirketi nezdinde nakliyat emtia sigorta poliçesi düzenlendiğini, nakliyesi yapılan tirbünlerden bir tanesinin 14/12/2006 tarihinde indirme sırasında temele düşerek hasarlandığını, hasarın ihbarına rağmen hasar bedelinin ödenmediğini, hasarlı türbinin onarım masraflarının davacı firmaca karşılandığını ileri sürerek, 1.501.100,24 USD ve 292.153,50 EURO"nun 07/12/2007 tarihinden itibaren işleyecek dövize verilen en yüksek faizi ile 29.610,26 TL"nin ise aynı tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen “... Emtia Sigorta Poliçesi”nde sigortalının ... , sigorta ettirenin ise ... Enerji San. Tic. A.Ş. olduğunu, bu sebeple davacının öncelikle aktif husumet ehliyetine sahip olduğunu belgelendirimesi gerektiğini, taraflar arasında düzenlenen poliçenin özel şartlarında DPS"nin kendisi tarafından ya da onların tayin edeceği ... tarafından tüm yükleme, boşaltma, aktarma operasyonlarına nezaret etmek üzere eksper gönderileceğinin sigortalı veya sigorta ettirenin eksperin vereceği tavsiyeleri yerine getireceğinin taahhüt edildiği, bu şartın ihlal edildiğini, türbinlerin önceden hazırlanan bir temele indirilmesinin sigortacılık tekniğinde montaj işi olduğunu, normal bir düzeye indirmekle belli bir temele monte etmek arasında operasyon riski ve uzmanlığı açısından bir fark bulunmadığını, bu nedenle hasarın montaj poliçesini yapan sigorta şirketinden talep edilmesinin gerektiğini, dolayısıyla hasarın nakliyat emtia sigorta teminatı dışında bulunduğunu, ayrıca malın taşımasını yapan ...
    ... herhangi bir hukuki girişimde bulunulmadığını, dava veya icra takibi de yapılmayarak zamanaşımı süresinin dolmasına sebebiyet verildiğini, böylece rücu hakkının ortadan kalktığını, istenilen miktarın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Fer’i müdahil vekili, davalının sigorta poliçesi ile üstlenmiş olduğu riskleri reasürans teminatı altına almak amacıyla ... mukim ve müvekkili tarafından temsil edilen bir grup sigorta reasürans şirketi ile reasürans sözleşmesini yaptığını, müvekkillerinin davaya konu nakliyat sigorta riskinin reasürörleri olduğunu, davacı tarafın emtia üzerinceki menfaatini ispat edemediğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu olaya ilişkin sigorta poliçesinin tetkikinden montaj ve demontaj risklerinden kaynaklanacak her türlü hasar ve ziya"ın teminat harici olduğunun anlaşıldığı, sigorta teminatının poliçede gösterilen varma yerinde araçtan tahliyeyi takiben derhal sona ereceğinin belirtildiği, davaya konu olayda meydana gelen hasarın türbinin nakliyesi ve indirilmesi esnasında değil, daimi çalışacağı yere montajı sırasında meydana geldiği, bu nedenle poliçe kapsamında olmadığı, ayrıca fer’i müdahil ile davalı arasındaki uyuşmazlığa ilişkin tahkim raporunda da yine oy çokluğu ile hasarın emtia reasürans poliçesinin teminat kapsamında olmadığı belirtilerek türbin emtiası hasarı için ödeme yapılmasının istenemeyeceğinin karar altına alındığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, nakliyat emtia sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece uyuşmazlığın çözümünün teknik bilgi gerektirdiği kabul edilerek bilirkişi görüşüne başvurulmuş; son bilirkişi raporuna itibar edilerek davaya konu olayda meydana gelen hasarın türbinin nakliyesi ve indirilmesi esnasında değil, daimi çalışacağı yere montajı sırasında meydana geldiği, bu nedenle poliçe kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosyaya ibraz edilen ilk bilirkişi raporunda; meydana gelen hasar/zararın sevkıyatın ve teslim fiilinin henüz sonuçlanmadığı aşamada gerçekleştiği, zararın gerçekleştiği bu noktada davalı sigorta şirketinin nakliyat emtia sigorta poliçesinden kaynaklanan sorumluluğunun devam ettiği, hasar/zararın poliçe kapsamında olduğu, davacının davalı sigorta şirketinden tazminat talebinde bulunabileceği kanaati bildirilmiştir. Yargılama sırasında alınan ikinci bilirkişi raporunda, dava konusu gaz türbininde meydana gelen hasarın bu türbinin kurulumu kapsamında değil, nakliyesi sırasında meydana geldiği hususunda görüş birliğine varıldığı açıklanmış; son bilirkişi raporunda ise davalı tarafından sigortalanan emtianın, taşıma sırasında değil daimi olarak çalışacağı yere montajı sırasında hasar gördüğü, poliçede bulunan “Montaj ve demontaj risklerinden kaynaklanacak her türlü hasar ve ziyanın teminat harici olduğu, sigorta teminatının poliçede gösterilen varma yerinde araçtan tahliyeyi takiben derhal sona ereceği” yönündeki şart sebebiyle hasarın sigorta poliçesi kapsamında karşılanamayacağı ifade edilmiştir. Mahkeme gerekçesinde atıf yapılan davacı reasürörler ile davalı ... Sigorta A.Ş. arasında görülen emtia reasürans poliçesine dayalı 14/12/2006 tarihinde meydana gelen türbin emtiası hasarı için ödeme yapılmasının istenemeyeceğine dair tespit kararı verilmesi talepli tahkim yargılaması sonucunda verilen tahkim kurulu kararında da hasarın türbin nakil aracından tahliye edildikten sonra meydana geldiği ve hasarın emtia reasürans poliçesinin teminatı kapsamında olmadığı sonucuna varıldığı anlaşılmaktadır.
    Bu itibarla; mahkemece, dava dışı reasürörler ile davalı sigorta arasında görülüp sonuçlandırılan tahkim dosyası ile tahkim kararının iptali talebiyle açılan mahkeme dosyası getirtilip incelenerek, alınan bilirkişi raporları ve ek raporlarındaki aynı konuda yapılan farklı değerlendirmeleri tartışan ve çelişkiyi gideren, hasarın nasıl ve hangi aşamada gerçekleştiğini belirleyen, sorumluluğu yeniden değerlendiren, bilirkişi raporları ile sözü geçen tahkim kurulu
    kararındaki tespitlere aykırılıkları açıklayan, tarafların itirazlarını karşılayan, sigortalı emtia ve nitelikleri de nazara alınarak belirlenecek montaj, taşıma ve tahliye işlerinden anlar bilirkişilerin de içinde bulunduğu heyetten yeni bir bilirkişi raporu alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde noksan incelemeyle ve yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 25/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi