
Esas No: 2016/3507
Karar No: 2017/1397
Karar Tarihi: 26.04.2017
Kasten öldürmeye teşebbüs - kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/3507 Esas 2017/1397 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama
HÜKÜM : TCK.nun 81/1, 35/1-2, 53, 58, 54. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası,
TCK.nun 86/1,3-e, 87/1-c maddeleri uyarınca 6 yıl hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’ın, mağdur ...’i kasten öldürmeye teşebbüs, mağdur ...’ya karşı eyleminin sübutu kabul, kasten öldürmeye teşebbüs suçu yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin, sanığın mağdur ...’e yönelik eyleminin yaralama olduğuna, mağdur ...’ya yönelik eyleminde teşditin nedensiz uygulandığına, olayda takdiri indirim sebeplerinin uygulanması gerektiğine ilişen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde Zübeyde Hanım Parkı içerisinde, sanık ...’ın umumi tuvaleti uzun süre kullanması nedeni ile mağdurlar ... ve Atilla ile arasında tartışma çıktığı, tartışma sırasında sanığın mağdurlara bıçak ile saldırdığı, sanığın bu bıçakla mağdur ...’yı boyun sol yanda 8 cm’lik sütüre kesi ile yüzde sabit ize neden olacak şekilde, mağdur ...’i toraksa ve batına nafiz olarak yaşamını tehlikeye sokacak şekilde yaraladığı olayda;
1- Mağdurların sanık karşısında aynı konumda oldukları, ayrıca mağdur ...’nın yarasının yeri ve niteliği, suç aletinin öldürmeye elverişli oluşu, yaranın yeri itibariyle tehlikenin varlığı karşısında; sanığın mağdurlara karşı kastının bölünemeyeceği gibi eyleme bağlı olarak da kastının öldürmeye yönelik olduğu gerekçesiyle, suç vasfında yanılgı ile kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,
2- Sanık ile mağdurlar arasındaki tartışmada, mağdurların sanığın tuvalette uzun kalması nedeniyle sanığa hitaben "Sen tuvalette eroin mi içtin" dedikleri ve buna binaen aralarında tartışma çıktığı, ilk haksız hareketin mağdurlardan geldiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında her iki mağdura yönelik haksız tahrik nedeniyle TCK.nun 29. madde gereğince asgari hadden indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sanık hakkında kurulan hükümlere yönelik aleyhe temyiz bulunmadığından CMUK.nun 326/son maddesi gereğince ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına BOZULMASINA, 26/04/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.