20. Hukuk Dairesi 2018/5235 E. , 2018/8027 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... ili, ... ilçesi,... mahallesi 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ... vasfıyla Hazine adına yapılan tespiti 26/05/2015 ilâ 26/06/2015 tarihleri arasında askı ilânına çıkarılmıştır.
Davacı 01/06/2015 havale tarihli dilekçesi ile ... ilçesi,... mahallesi, Dikenli (Davutlar) mevkii Doğusu; ... ..., Batısı; ... ..., Kuzeyi; ...(eski Görde-Akhisar yolu) Güneyi; ...ile çevrili olan tahminen 6 dönüm civarındaki taşınmazın çok eskiden beri tarım arazisi olarak kullandığını ancak kadastro çalışmaları esnasında ... sınırları içine alındığını oysa; taşınmazın ... sayılan yerlerden olmadığı yapılan sınırlandırmanın yanlış olduğunu ve eklemeli zilyetliğinin 20 yılı aşkın süredir devam ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın ... sınırı dışına çıkarılması isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, davanın reddi ile ... ili, ... ilçesi,... köyünde kain 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti gibi ... vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince bir aylık süre içinde açılan ... kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli taşınmaz ... alanı içinde bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının ... sayılan sayılan yerlerden olduğu; davacı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 10/12/2018 günü oy birliği ile karar verildi.