Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/1237 Esas 2017/8653 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1237
Karar No: 2017/8653
Karar Tarihi: 25.12.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/1237 Esas 2017/8653 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/1237 E.  ,  2017/8653 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 30/01/2015 gününde verilen dilekçe ile hakaret nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, hakaret nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı; temizlik işçisi olduğunu, çalıştığı kurumda idari işler müdürü olan davalı tarafından kendisine hakaret edildiğini, yapılan ceza yargılaması sonucunda davalının mahkumiyetine karar verildiğini belirterek uğramış olduğu manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur.
    Davalı; davanın zamanaşımına uğradığını, talep edilen tazminatın kazanç elde etme amacına yönelik olduğunu beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; davacının kişilik hakları saldırıya uğradığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi (818 sayılı BK 49. maddesi) hükmüne göre kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
    Davaya konu olan olayda; olayın oluş şekli, sarf edilen sözlerin içeriği olay tarihi ve tarafların durumu dikkate alındığında hükmedilen tazminat miktarı fazladır. Davacı yararına daha az miktarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.