13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/37001 Karar No: 2017/6577 Karar Tarihi: 29.05.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/37001 Esas 2017/6577 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/37001 E. , 2017/6577 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ..."ın kızı için yapılan tedavi masraflarının ödenmemesi üzerine icra takibi başlattığını, davalının haksız yere takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, takibe vaki itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., tedavi giderlerinin sigortadan karşılanabileceğini savunarak davanın reddine, davacının kötü niyetli olması nedeniyle tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş, dahili davalı ... vekili davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine, davalı ... yararına asıl alacağın %20"si oranında tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-İİK"nun 67/2. maddesinde takibin haksız ve kötü niyetli olması halinde alacaklı aleyhine tazminata hükmedileceği hükme bağlanmıştır. Anılan kanun hükmü uyarınca davacı-alacaklı aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için davacı tarafından yapılan icra takibinin haksız olmasının yanı sıra takibin kötü niyetle yapılması da şarttır. Eldeki davada davacının kötüniyetli olduğu ispat edilememiştir. Hal böyle olunca davacının kötü niyetinden söz edilemez ve onun aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilemez. Mahkemece değinilen bu yön gözardı edilerek davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne varki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/son maddesi gereğidir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, iki numaralı bent uyarınca hüküm fıkrasında yer alan “Davalı ... yararına ... 7. İcra Müdürlüğünün 2012/932 sayılı dosyadaki asıl alacak üzerinden %20 inkar tazminatı takdiri ile belirlenen bedelin davacıdan tahsiline,” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “Şartları oluşmadığından davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına,” cümlesinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.