3. Hukuk Dairesi 2014/9491 E. , 2015/1326 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BURSA 2. AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/12/2013
NUMARASI : 2012/945-2013/1019
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, tarafların geçimsizlik sebebiyle ayrıldıklarını, müvekkiline düğünde takılan ziynet eşyalarının davalıda kaldığını ileri sürerek, 150 adet çeyrek altın, 150 gr ağırlığında 10 adet bilezik, 1 adet kelepçe bilezik, 1 adet alyans, 1 adet söz yüzüğü, 150 gr. ağırlığındaki 6 adet Adana burgusu bilezik, 1 adet 60 gram ağırlığında set takımı ile 1 adet 60 gram ağırlığındaki kösteğin davalıdan alınarak müvekkiline aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000,00 TL bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, düğünde davacı yakınları tarafından takılan 60 adet çeyrek altın ve 4 adet hediyelik bilezik olduğunu, 60 adet çeyreğin düğün gecesi davacının ailesi tarafından alındığını, 4 adet bileziğin ise, davacının evi terk edişinden sonra arabuluculuk yapan İ.. U.. tarafından davacıya teslim edildiğini, takı töreninde kendi ailesinin yakınları tarafından kendisine takılan 50 adet çeyrek altın, toplam ağırlığı 24 gr olan 6 adet hediyelik bilezik olduğunu, bu takıların ailesi tarafından bozdurularak düğün borçlarının ödendiğini, ayrıca ailesi tarafından davacıya takılan 1 adet kelepçe bilezik ( 15 gr ağırlığında, 390,00 TL değerinde), 5 adet Adana burgusu bilezik (toplam 75 gr ağırlığında, 2.400,00 TL değerinde), 1 adet set takımı ( 40 gr ağırlığında, 14 ayar, 1.160,00 TL değerinde), 1 adet köstek (45 gr. ağırlığında, 14 ayar, 1.300,00 TL değerinde), 1 adet söz yüzüğü ve 1 adet alyansın düğün masraflarının bir kısmı için bozdurularak düğün borçlarının ödendiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının evlenirken kendisine takılan ziynet eşyalarının daha sonra zorla elinden alındığı ve davalıda kaldığı iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, düğünde davacıya davalı ve davalı yakınları tarafından takılan takıların istirdatı istemine ilişkindir.
Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları ve nakit para kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu eşyaların iade edilmemek üzere kocaya verildiği, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup müşterek ihtiyaçlar için harcandığı hususu davalı tarafça kanıtlandığı takdirde, koca bu eşyaları iadeden kurtulur.
Somut olayda, davacı kendisine düğünde davalı ve davalının akrabaları tarafından takılan takıların davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise bu takıların düğün borçları için bozdururak borçların ödendiğini savunmuş ancak davacı kadının bunları iade edilmemek üzere rıza ile verdiğini kanıtlayamamıştır.
Yargılama sırasında tanık sıfatı ile dinlenen davalının babası ve kardeşi de talep edilen takıların kendilerinde kaldığını ve düğün borçları için bozdurulduğunu beyan etmişlerdir.
Hal böyle olunca mahkemece; davalı ve davalı yakınları tarafından davacıya düğünde takılan takılar ve miktarları tespit edilerek, tespit edilen bu takılar açısından davanın kabulü cihetine gidilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.