MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz
HÜKÜM : Hükümlülük

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın 16.04.2014 tarihli duruşmada, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanmasını istemediğine dair beyanının bulunduğu anlaşıldığından, CMK’nun 231/6. madde ve fıkrasının son cümlesi gereğince tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Oluşa, tüm dosya kapsamına göre sanığın kepçe operatörü olan tanık ...’le anlaşarak evinin arkasından geçmekte olan su arkını genişletmesi sonucunda katılanın arazisinin etrafında bulunan tel örgülere, direklere ve çitlere zarar vermesi şeklinde gerçekleşen eylemi nedeniyle yapılan yargılamada, tapu kaydı olay yerinde uygulanarak tel örgülerin, direklerin katılanın arazisinde kalıp kalmadığı, daha önce doğal akışı sağlayan bir ark bulunup bulunmadığı, arkın kazılarak debi oluşturulmasının zorunlu olup olmadığı, kendi mülkiyetinden arkın su akışını sağlama imkanının olup olmadığı konularında keşif neticesinde alınan raporlarda beyan ve görüş bulunmadığı anlaşıldığından yeniden keşif yapılarak tereddüte mahal vermeyecek şekilde bu hususların açıklığa kavuşturularak karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik araştırmayla karar verilmesi,
2) Kabul ve uygulamaya göre de, sanığın cezasından takdiri indirim uygulanması sonucu hükmedilen sonuç hapis cezasının 5 ay 25 gün yerine 5 ay 5 gün olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326/son maddeleri gereğince ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 07.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.