Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/2878 Esas 2017/3395 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2878
Karar No: 2017/3395
Karar Tarihi: 22.11.2017

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/2878 Esas 2017/3395 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/2878 E.  ,  2017/3395 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 11.11.2015 gün ve 2015/187 Esas, 2015/7192 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, taraflar arasında 01.01.2012-31.12.2012 tarihlerini kapsayan özel güvenlik sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme kapsamında 15 güvenlik personelinin davalının güvenliğini sağladığını, sözleşmede fesih şartlarının düzenlendiğini ancak davalının bu şartlara uymadan 01.06.2012 tarihinden itibaren sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, sözleşmenin süresinden önce sonlanması sebebi ile 6 aylık ücret alacakları kaldığını, ücretin sözleşmede her işçi için aylık 1.650,00TL olarak kararlaştırıldığını, davalıdan 15 işçinin 6 aylık ücreti olan 148.500,00TL alacaklı olduklarını, bu alacakları için Ankara 16. İcra Müdürlüğü"nün 2013/5526 esas numaralı dosyası ile başlattıkları icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının çalışanlarının işi sözleşmeye uygun yapmadıklarını, davacının denetim görevini yerine getirmediğini, bu konularda tutanak tutulduğunu, sözleşmenin karşılıklı mutabakat sağlanarak sona erdirildiğini, sözleşmenin tek taraflı feshedildiği kabul edilse dahi feshe davacının sebep olduğunu, haklı sebeple fesihte kâr mahrumiyetinin istenemeyeceğini, talep edilen miktarın içerisinde başka alacak kalemlerinin de olduğunu, tamamının davacının kazancı olmadığını, davacının yoksun kalınan kârını ispatlar delil bulunmadığını savunarak, davanın reddini ve alacağın %40’ından az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, sözleşmenin davalı tarafça sözleşmede belirtilen şekle uyulmaksızın haksız olarak feshedildiği, davalı tarafın davacının zararını tazmin etmekle yükümlü olduğu, davacının talebinin yoksun kalınan kâra değil işçilerin 6 aylık ücret alacağına ilişkin olduğu, davacının 15 işçi için 6 ayda toplam 148.500,00TL ücret alacağından mahrum kaldığı ancak bunun yanında işin yapılmaması nedeniyle 119.627,70TL personel harcama ve ödemelerinden tasarruf ettiği, davalının aradaki fark olan 28.872,30TL kadar zararı olduğu, davacı tarafça takipte işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de borçlunun temerrüde düşürüldüğünün ispatlanmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne takibin 28.872,30 TL asıl alacak için devamına, takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasına, tarafların icra inkâr ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine dair verilen kararın taraf vekillerinin temyiz istemleri sonucu Dairemiz’in 11.11.2015 tarih ve 2015/187 esas 2015/7192 karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir.
    Davacı vekili, bu defa karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 07,80 TL harç ve takdiren 275,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 22.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.