19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/17145 Karar No: 2016/4618 Karar Tarihi: 16.03.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/17145 Esas 2016/4618 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıdan toprak içindeki mineralleri ölçmek için makine aldığını ve makinenin arızalandığını belirterek bedelinin tahsil edilmesini ya da aynı modelde yenisiyle değiştirilmesini talep etmiştir. Davalı ise, garanti süresi dolduğunu ve davacının cihazı yanlış kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, yapılan keşif sonucunda cihazın ayıplı olduğunu ve davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak T.T.K.'nın 23. maddesi göz önünde bulundurulmadan ve yetersiz bilirkişi raporuyla karar verildiği gerekçesiyle karar davalı yararına bozulmuştur. T.T.K.'nın 23/1-c maddesi, malın ayıplı olduğu durumlarda alıcının satıcıya ihbarda bulunma yükümlülüğünü düzenlemektedir. Ayrıca Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un hükümleri de somut olarak uygulanması gerekmektedir.
19. Hukuk Dairesi 2015/17145 E. , 2016/4618 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm davalı vekilince duruşma istemli olarak temyiz edilmiş ise de duruşma isteminin miktardan reddi ile incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan toprak içindeki mineralleri numune ile test yöntemiyle ölçmeye yarar makine aldığını, makinenin 23.06.2012 tarihinde teslim edildiğini, makinenin arıza yapması üzerine, durumun davalıya 12.05.2014 tarihinde bildirdiğini ancak davalının onarım talebini reddettiğini belirterek, makine bedelinin davalıdan tahsiline mümkün olmadığı taktirde aynı modelde yenisiyle değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının makineyi yetkili servis bilgisi olmadan başka şehre taşıdığını bu nedenle garanti kapsamından çıktığını, davacının 12.05.2014 tarihli yazısında cihazın hata verdiğini bildirerek destek talep ettiğini, ayıptan bahsetmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama, benimsenen bilirkişi raporu ve yapılan keşif kapsamına göre; cihazın gerektiği gibi çalışmadığının ve ayıplı olduğunun tespit edildiği cihazın kullanım hatası ve taşıma sırasındaki aksaklıklardan dolayı arızanın meydana geldiği davalı yanca iddia edilmiş ise de, cihazın söküm ve kurulum gerektirmediğinden tek parçadan oluşması ve keşif sırasında yanlış kullanıldığına dair herhangi bir tespit yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. T.T.K"nın 23/1-c maddesi “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı, 2 gün içerisinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür” hükmünü içermektedir. Davacı tarafından davalıya gönderilen 12.05.2014 tarihli yazıda ise, “Firmanızdan sorunun çözülmesi için destek talep etmekteyiz” şeklinde talepte bulunulmuş olup, cihazın üretim hatalı olduğundan bahsedilmemektedir. Diğer yandan cihazın satış tarihi olan 23.06.2012 tarihinden 12.05.2014 tarihli yazının gönderildiği tarihe kadar davalı tarafından İstanbul"da monte edilerek çalıştırıldığı ve cihazın daha sonra Çorlu"ya nakledildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, cihazdaki ayıbın kullanıcı hatasından mı ya da üretim hatasından mı olduğunun belirlenmesi ve açıklanan T.T.K"nın 23. maddesine göre süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunup bulunulmadığı incelenip tartışılmadan ve ayrıca somut olayda uygulama yeri bulunmayan Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"un hükümleri dikkate alınarak yetersiz incelemeye dayalı bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.