20. Ceza Dairesi 2017/471 E. , 2017/5456 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Mahkemenin temel hapis cezası ve adli para cezası miktarlarını belirlemesine yönelik takdir ve uygulamasında isabetsizlik görülmediğinden; tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Hakkında verilen 25/08/2004 gün ve 2003/38 E. 2004/146 K. sayılı ilk hükmün, temyiz edilmeksizin 04.01.2005 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılan hükümlünün, 29/07/2005 tarihli uyarlama sonucu verilen karara karşı 04/10/2016 tarihli dilekçe ile eski hale getirme talebinde ve temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"nın 311. maddesi hükmüne göre eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmuş olması halinde bu talebi inceleme merciinin Yargıtay"ın ilgili dairesi olması karşısında ve dosya üzerinden uyarlama sonucu sanığın yokluğunda verilen 29/07/2005 tarihli hükmün, bilinen en son adresi olan sanığın 18/04/2003 tarihli dilekçesiyle makemeye bildirdiği, aynı zamanda 25.08.2004 tarihli ilk hükmün kendisine tebliğ edildiği "Küçükköy Kazım Karabekir mah. 807 sokak no:66 D:6 Gaziosmanpaşa/İstanbul" adresine tebliğ edilmesi gerekirken, önceki adresi olan 11.04.2003 tarihli duruşmada bildirdiği adresine doğrudan 7201 sayılı Tebligat Kanun"un 35. maddesi uyarınca 06.02.2006 tarihinde yapılan tebliğin yasaya aykırı olduğu nedenle, uyarlama sonucu verilen 29.07.2005 tarihli hükmün kesinleşmediği, buna bağlı olarak da daha sonra yapılan infaz işlemleri ile Mahkeme"nin temyiz talebinin reddine ilişkin verdiği 21/10/2016 tarihli 2003/38 Esas ve 2004/146 karar sayılı ek kararının hukuki değerden yoksun olduğu ve hükümlünün öğrenme üzerine süresinde 29/07/2005 tarihli uyarlama sonucu verilen ek kararı temyiz ettiği kabul edilerek yapılan incelemede:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Gerekçeli karar başlığına suç vasfının ‘uyuşturucu madde ticareti yapma’ olarak yazılması yerine "uyuşturucu ihracı yapmak" olarak yazılması,
2- Sanık hakkında hükmedilen tüm gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi,
3- Hükmolunan adli para cezasının, 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca, Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
4- TCK’nın 53. maddesinin 1, 2 ve 3. fıkraları uyarınca “sanıkların, 1. fıkrada sayılan hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; bu hakları kullanmaktan yoksunluğun, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, diğer haklar yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar sürmesine” karar verilmesi gerekirken yazılı şekildeki uygulamayla, sözü edilen maddenin 1. ve 3. fıkralarına aykırılık oluşturulması ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uygulanırken Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
1- Gerekçeli karar başlığına suç vasfının ‘uyuşturucu madde ticareti yapma’ olarak yazılması,
2- Hüküm fıkrasının gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesine ilişkin bölümünün başına“ TCK"nın 52/2. maddesi gereğince" ibaresinin eklenmesi,
3- YTL olarak hükmolunan sonuç adli para cezasının TL"ye dönüştürülmesi,
4- TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı gözetilerek sanıklar hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına" ibaresinin yazılması,
Suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.