Gaziantep 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/704 Esas ve 2018/347 Karar sayılı ilamı ile hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne karşı, sanık ve müdafiinin CMK"nin 272. ve müteakip maddeleri uyarınca istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine; Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu verilen 22/03/2019 tarihli, 2018/2587 Esas ve 2019/668 Karar sayılı “Esastan Ret” kararına karşı sanık müdafii tarafından açılan temyiz davasının incelenmesinde; 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesinin 2. fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin; kovuşturma evresinde beyanı alınırken bildirdiği en son adresi ile MERNİS adresi aynı olan katılan ...’ın yokluğunda verilen 22.03.2019 tarihli kararın tebliği için adı geçen katılanın bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre çıkarılıp bila tebliğ iade edilen tebligatlar bulunmadığı halde, söz konusu adrese 02.04.2019 ve 11.04.2019 tarihlerinde doğrudan Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi gereğince yapılan tebligatların usule aykırı olmasından dolayı katılan ...’a gerekçeli kararın başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekli de belirtilmek suretiyle yöntemine uygun olarak tebliğ edilip tebellüğ belgesi ile verilmesi halinde temyiz dilekçesinin eklenmesi ve bu konuda ek tebliğname düzenlenmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 17/12/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.