18. Hukuk Dairesi 2014/20193 E. , 2015/1679 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
A-Davacı vekilinin temyiz istemi yönünden;
Gerekçeli karar davacı vekiline 21.04.2014 gününde tebliğ edilmiş, davalı vekiline ait temyiz dilekçesi ise davacı vekiline 28.04.2014 tarihinde tebliğ edilmiş ve temyiz dilekçesi 13.05.2014 gününde verilmiş harcı da bu tarihte alınmıştır.
Bu durumda HUMK.nun 432. maddesi hükmünde öngörülen 15 günlük temyiz süresi ile katılma yolu ile temyiz süresi olan 10 günlük sürede geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE,
B-Davalı vekilinin temyiz istemi yönünden;
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmışsa da alınan rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.
Şöyle ki;
1-Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 11.maddesinin 1.fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde, taşınmaz malın dava tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmektedir. Bu yöntemle taşınmazın değerinin saptanmasında münavebeye alınacak ürünler yönünden sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmaması önem taşır.
Somut olayda bilirkişi kurulu raporunda davaya konu taşınmazda motopomp sistemi olmadığı için kuru tarım arazisi kabul edilerek kuru şartlarda yetişen ürünler münavebeye alınarak buna göre değer biçilmiştir. Mahallinde
yapılan keşif sırasında dinlenen mahalli bilirkişi beyanında davaya konu taşınmazın motopompla ... Nehrinden sulanabilir arazi olduğu beyan edildiğine göre mahkemece bu yönde araştırma yapılarak ... Nehrinin davaya konu taşınmaza olan mesafesi, nehirden elde edilen su ile davaya konu taşınmazın fiilen sulanabilen durumda olup olmadığı araştırılmadan ve davaya konu taşınmazın fiilen sulanabilen tarım arazisi olduğunun tesbit edilmesi halinde sulamanın taşınmazın tamamında ve her mevsim için fiilen yeterli olup olmadığı, dereden sulanıyorsa bu suyun kendi doğal akışı ile mi yoksa özel bir pompalama ya da başka bir sistemle mi taşınmaza ulaştığı, yeraltı suyundan yararlanılıp yararlanılmadığı, yararlanılıyor ise hangi sistemle yararlanıldığı hususlarında ayrıntılı bir biçimde araştırma yapılarak belirlenmeden, pompajla sulama imkanı varsa bunun için yapılacak giderlerin de üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği düşünülmeden motopomp sistemi olmadığı gerekçesi ile davaya konu taşınmazın kuru tarım arazisi kabul edilerek değerlendirme yapan bilirkişi kurulu raporuna dayalı hüküm kurulması,
2-Tespit edilen kamulaştırma bedeline dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar faiz uygulanması gerektiği göz önünde bulundurulmadan, faizin bittiği tarihin belirtilmemiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 09.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.