Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/13466 Esas 2020/9171 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.
Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
Bu açıklamalar doğrultusunda; infaz koruma memuru olan mağdurlar tarafından olay tarihinde tutulan tutanakta, hükümlü olan sanığın elindeki jilet ile kendi vücudunu keserken "bugün burada kendimi öldüreceğim, hatta odaya gelen ilk memuru da kesip öldüreceğim" dediği ve müdahale etmek için gelen infaz koruma memuru mağdurlara karşı elindeki jileti boğazına dayayıp "size de zarar veririm kendimi de öldürüm" sözleriyle müdahaleyi engellemeye çalıştığının kayıt altına alınması ile sanık ..."ın Cumhuriyet başsavcılığında alınan ifadesinde tutanakta geçen cümleleri sarf ettiğini belirten ikrarı karşısında; mağdurların çalıştığı kuruma yazı yazılarak görevleri ve olay esnasında görevli olup olmadıkları belirlendikten sonra, sanığın elinde jilet olduğu halde, mağdurların müdahale etmesini engellemeye yönelik tehdit eyleminin görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmadığı da tartışılarak sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi yerine sanığın amacının mağdurların müdahale etmesini önlemek olup tehdit amacı gütmediği şeklinde yerinde olmayan gerekçeyle tehdit suçundan beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.