12. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/3780 Karar No: 2018/8474 Karar Tarihi: 24.09.2018
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/3780 Esas 2018/8474 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2018/3780 E. , 2018/8474 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun diğer şikayetlerinin yanı sıra, takibe dayanak ilamda müştereken ve müteselsilen sorumluluğa ilişkin açıklamaya yer verilmediği halde borcun tamamından sorumlu olunacak şekilde takip yapıldığını ileri sürerek icra emrinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece borçluların alacak miktarından birlikte sorumlu olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. İlamların infaz edilecek kısmı, hüküm bölümü olup, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. Gerek icra dairesi ve gerekse icra mahkemesi, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip değildir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 08.10.1997 gün ve 1997/12-517 E.-1997/776 K.; 22.03.2006 gün ve 2006/12-92 E.-2006/85 K.; 25.06.2008 gün ve 2008/12-451 E.- 2008/453 K. sayılı ilamları). Somut olayda; takip dayanağı ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 17.05.2007 tarih ve 2004/259 Esas, 2017/322 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; ayrıntısı icra emrinin (A) başlığında gösterilen alacak kalemlerinden ... ve ..."nun sorumlu tutulmasına hükmedildiği, davalıların müteselsilen sorumlu oldukları yönünde bir açıklamaya yer verilmediği, icra emrinde ise; tüm alacakların her iki davalıdan tahsilinin talep edildiği ve sorumluluk miktarlarının gösterilmediği görülmektedir. Bu durumda, borçlular, ilamda hüküm altına alınan borçtan yarı yarıya sorumlu olacaklarından, borçlunun şikayetinin kısmen kabulü ile icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan, borçlunun icra emrinin (B) başlığında gösterilen alacak kalemlerine yönelik bir şikayeti olmadığı halde, bu kısma ilişkin de değerlendirme yapılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.