... Asliye Ceza Mahkemesinin 10.06.2008 gün, 2004/214 Esas ve 2008/750 Karar sayılı hükmü ile sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda hırsızlık suçundan TCK"nın 142/1-(e) ve 53. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis cezası ile mahkumiyetine ilişkin kararın, sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 18.11.2013 gün, 2012/19515 Esas ve 2013/22723 Karar sayılı ilamı ile süreden temyiz istemi reddedilmiş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23.12.2015 günlü KD-2015/402170 sayılı yazıları ile itiraz yasa yoluna başvurulmuştur.

Dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği düşünüldü;

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

5271 sayılı CMK"nın 6352 sayılı Yasanın 99. maddesi ile değişik 308. maddesi gereğince yapılan incelemede;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23.12.2015 günlü KD-2015/402170 sayılı yazılarında özetle;
"Sanık ..."ın hükümlü olarak bulunduğu ... T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığı ile gönderdiği 19/03/2014 tarihli dilekçesi ile gerekçeli kararın 14/04/2010 tarihinde ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kendisine tebliğ edildiğini, yasal süresi içerisinde temyiz dilekçesi verdiğini belirtmesi üzerine yapılan araştırmada; ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 14/02/2013 tarih ve 2013/1701 sayılı yazısı kapsamına göre, ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/06/2008 tarih, 2004/214 Esas ve 2008/750 Karar sayılı kararının 14/04/2010 tarihinde bu sanığa tebliğ edilmesi sonrasında, Yargıtay İlgili Ceza Dairesine hitaben yazdığı dilekçenin 15/04/2010 tarih ve 2010/391 sayılı yazı ile fizikî olarak ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiğinin bildirildiği, ancak tüm araştırmalara rağmen sözkonusu bu temyiz dilekçesine ulaşılmadığı anlaşılmıştır.
Sanık ..."ın yokluğunda verilen kapatılan ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/06/2008 tarih, 2004/214 Esas ve 2008/750 Karar sayılı kararının 14/04/2010 tarihinde ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kendisine tebliğ edilemesinden sonra, bu Cezaevi Müdürlüğünün 15/04/2010 tarih ve 2010/391 sayılı yazısı ile ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği anlaşılan, ancak tüm aramalara rağmen ulaşılmayan temyiz dilekçesinin, bu dava dosyasına ilişkin olduğunun kabul edilmesi gerektiği,
Bu şekilde, sanığın 15/04/2010 tarihinde yasal süresi içerisinde temyiz talebinde bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanığın temyiz talebinin reddine yönelik Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 18/11/2013 tarih, 2012/19515 Esas ve 2013/22723 Karar sayılı bu ilamına karşı itiraz yoluna başvurulması gerekmiştir.", şeklinde itiraz yasa yoluna başvurulmuştur.
Sanığın, anılan gerekçeli kararın 14/04/2010 tarihinde ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kendisine tebliğ edilmesi üzerine, yasal süresi içerisinde temyiz dilekçesi verdiğini belirtmesi ve yapılan araştırmada; ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 14/02/2013 tarih ve 2013/1701 sayılı yazısı kapsamına göre, ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/06/2008 tarih, 2004/214 Esas ve 2008/750 Karar sayılı kararının 14/04/2010 tarihinde bu sanığa tebliğ edilmesi sonrasında, Yargıtay İlgili Ceza Dairesine hitaben yazdığı dilekçenin 15/04/2010 tarih ve 2010/391 sayılı yazı ile fiziki olarak ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiğinin bildirildiği, sanığın temyiz isteminin süresinde olduğunun kabulünde zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde olduğundan;
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
2-Sanık ... hakkında hırsızlık suçu ile ilgili olarak verilen Dairemizin 18/11/2013 tarih ve 2012/19515 Esas, 2013/22723 Karar sayılı "sanığın temyiz isteminin reddine yönelik kararının" kaldırılmasına,
3-Sanık ... hakkında hırsızlık suçu bakımından kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve Yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;

Sanığın, hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürülüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları aynı maddenin 3. fıkrası uyarında, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesi yazılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4-Dairemizin 18.11.2013 gün, 2012/19515 Esas ve 2013/22723 Karar sayılı ilamının diğer yönlerinin korunmasına, 25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.