Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/45515
Karar No: 2018/2011
Karar Tarihi: 07.02.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/45515 Esas 2018/2011 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı kurumda alt işveren işçisi olarak çalıştığını ve iş akdinin haklı neden olmaksızın feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile ücret alacaklarının tahsili için dava açmıştır. Davalı ise aradaki ilişkinin ihale ile hizmet alımı olduğunu ve muvazaa iddiasının yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, yeniden yapılan yargılama sonucunda davacının iş akdinin haklı neden olmadan feshedildiği ve muvazaa iddiasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplama hatası nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri: İş Kanunu, Türk Borçlar Kanunu.
22. Hukuk Dairesi         2017/45515 E.  ,  2018/2011 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı Kurum nezdinde alt işveren işçisi olarak çalıştığını, aradaki hizmet alım ilişkisinin muvazaalı olduğunu, iş akdinin haklı neden olmadan feshedildiğinden bahisle kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile ücret alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, aradaki ilişkinin ihale ile hizmet alımı olduğunu, muvazaa iddiasının yersiz olduğunu , davacının tüm haklarının ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece,usul yönünden yapılan bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, davacının iş akdinin haklı neden olmadan alt işverence feshedildiği, muvazaa iddiasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
    2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 10.02.2010-31.12.2012 tarihleri arasında, 24 saat çalışıp 24 saat dinlenme esasına göre çalışan davacının, bir hafta üç gün fazla çalışma yapmadan, bir hafta dört gün 56 saat çalışmak suretiyle iki haftada bir 11 saat fazla çalışma yaptığı; 01.01.2013-31.12.2014 tarihleri arasında ise 24 saat çalışıp 48 saat dinlenme esasına göre çalışan davacının bir hafta üç gün, diğer hafta iki gün çalışarak fazla çalışma yapmadığı kabul edilmiştir. Mahkemece, rapora itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Ne var ki, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplama hatalıdır.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, bir işçinin günde en fazla fiilen 14 saat çalışabileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda, 24 saat çalışıp 24 saat dinlenme usulüyle yapılan çalışmalarda, bir hafta üç gün diğer hafta ise dört gün çalışma yapılacağından, haftalık normal çalışma süresi dolmamış olsa dahi günlük 11 saati aşan çalışmaların fazla çalışma sayılması nedeniyle, bu çalışma sisteminde işçi ilk bir hafta (3x3=) 9 saat, takip eden hafta (4x3=) 12 saat fazla çalışma yapmış sayılmalıdır. 24 saat çalışıp 48 saat dinlenme usulüyle yapılan çalışmalarda ise, bir hafta üç gün bir hafta iki gün çalışarak, bir hafta (3x3=) 9 saat diğer hafta (3x2=) 6 saat fazla çalışma yapıldığının kabulü gerekmektedir. Yapılacak iş, belirtilen esaslar doğrultusunda hesaplanacak fazla mesai alacağının hüküm altına alınmasıdır.
    Mahkemece bu husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde davacıya iadesine, 07.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi