4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/168 Karar No: 2017/8535 Karar Tarihi: 21.12.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/168 Esas 2017/8535 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/168 E. , 2017/8535 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/07/2014 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, sulama bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; davalının 1998-2010 yılları arasında sulama bedelini ödemediği için hakkında takip başlatıldığını, davalının haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptalini istemiştir. Davalı vekili; müvekkili aleyhine sulama bedeli için daha önce takip yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 1998, 2001, 2002, 2003, 2004, 2005, 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ilişkin sulama borcuna yönelik olarak davanın derdest icra takibi bulunması sebebiyle reddine, 2009 ve 2010 yıllarına ilişkin sulama alacağı yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 1086 sayılı HMUK"un 187/4. maddesinde ilk itiraz olarak düzenlenen derdestlik, 6100 sayılı HMK"nın 114/1-ı maddesi uyarınca öncekinden farklı şekilde bir dava şartı olarak düzenlenmiştir. Dava şartı, davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi için varlığı ve yokluğu gerekli olan haller olarak tanımlanır. Dava şartlarından birinin bulunmadığı anlaşılırsa; mahkemece, dava mesmu olmadığından reddedilecektir. Daha önce açılmış bir davanın, eldeki dava açısından (HMK 114/1-2) derdest kabul edilebilmesi için her iki davanın konusu, tarafları ve sebebinin aynı olması gerekir. Dosya kapsamından; ... 1. İcra Müdürlüğünün 2009/5170 sayılı dosyası ile davalı aleyhine 1998-2008 yılları arasındaki sulama bedeline ilişkin takip başlatıldığı, davalının süresinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu, dosya içerisinde itirazın iptaline yönelik olarak herhangi bir mahkeme kararının bulunmadığı, dosyanın 22/12/2010 tarihinde işlemden kaldırılmış olduğu; daha sonra ... 1. İcra Müdürülüğünün 2014/4163 sayılı dosyası ile davalı aleyhine 1998-2010 yılları arasındaki sulama bedeline ilişkin takip başlatıldığı; davalının süresinde yapmış olduğu itirazda takibin durduğu ve eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Derdestlik itirazında bulunulabilmesi için tarafları ve konusu aynı olan iki ayrı davanın bulunması gerekmekte olup, davacı tarafça davalı aleyhine başlatılan iki ayrı icra takibi bulunmakla birlikte itirazın iptali konusunda açılmış iki ayrı dava olmaması karşısında 1998-2008 yılları arasındaki borç ile ilgili olarak davanın derdest icra takibi bulunması nedeniyle reddi doğru değildir. Mahkemece, derdestlik nedeniyle reddine karar verilen 1998-2008 yıllarına ilişkin sulama bedeline yönelik işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, anılan şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş; kararın, bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.