16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/4460 Karar No: 2020/4600 Karar Tarihi: 30.09.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/4460 Esas 2020/4600 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararı verildiği belirtiliyor. İstinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddedildiği kararın temyiz edilmesiyle dosyanın incelendiği kaydediliyor. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu vurgulanıyor. Ancak, duruşmada kaydedilen savunmanın çözüm tutanağı düzenleyen bilirkişilere ödenen ücretin yargılama gideri olarak sanığa yükletilmesinin hatalı olduğu belirtilerek, bu nedenle kararın düzeltilerek onanması gerektiği ifade ediliyor. Kararda, mahkumiyet kararlarına ilişkin olarak TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddelerinin uygulandığı belirtiliyor.
16. Ceza Dairesi 2020/4460 E. , 2020/4600 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan duruşmada SEGBİS vasıtasıyla kaydedilen savunmasına ilişkin SEGBİS çözüm tutanağı düzenleyen bilirkişilere ödenen ücretin yargılama gideri olarak sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeple BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün 10 numaralı bendinden ve yargılama giderlerinin dökümüne ilişkin kısmından “bilirkişi ücreti 310,00 TL” ve “toplam 604,00 TL” bölümlerinin çıkartılarak yerine “toplam 294,00 TL” ifadesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.