Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/16651 Esas 2016/4576 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16651
Karar No: 2016/4576
Karar Tarihi: 15.03.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/16651 Esas 2016/4576 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının kendisinden bedelsiz olarak aldığı ve hukuken korunamayacak bir şekilde elde ettiği bir senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve senet ile icra takibinin iptaline karar verilmesi talebiyle menfi tespit davası açmıştır. Mahkeme davacının iddialarını ispatlayamadığı gerekçesiyle dava konusu senedin iptal talebini reddetmiştir. Ancak mahkeme davalının senedi alırken gayri ahlaki amaçlarla hareket ettiğini belirterek icra takibinin iptaline karar vermiştir. Yüksek Mahkeme ise mahkemenin bu kararında yanılgılı olduğunu belirtmiştir. Çünkü davacının senedin bedelsiz olduğunu ispatlamadığına dair yazılı belge sunması gerektiği belirtilirken, icra takibinin iptal edildiği gerekçesi doğru görülmemiştir. Kanun maddeleri açısından, somut olayda nakden düzenlenen senetten dolayı açılan menfi tespit davası değerlendirilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2015/16651 E.  ,  2016/4576 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    .- K A R A R -

    Davacı vekili, davalının ...... İcra Müdürlüğünün 2008/2206 sayılı takip dosyası ile müvekkili aleyhine 01.07.2008 tanzim, 01.08.2008 vade tarihli 55.000,00 TL bedelli bonoya istinaden icra takibi başlattığını, ancak takibe konu bononun hile ile müvekkilinden alındığını, dolayısıyla bedelsiz olduğunu, ayrıca söz konusu bononun hukuken ve ahlaken korunamayacak işlemler nedeniyle alındığını, bononun ne şekilde elinden çıktığını bilmediğini ileri sürerek, davacının bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, senedin ve icra takibinin iptaline, % 40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı asil, davacı ile 6 yıla yakın birlikte yaşadıklarını, birliktelikleri devam ederken ev satın aldığını, bedelini bizzat kendisinin ödediğini, ancak evin tapusunun davacı adına yapıldığını, teminat maksadı ile takibe dayanak yapılan bonoyu aldığını, birliktelikleri sona erdikten sonra davacının evi satacağı yönünde haber alınca dava konusu bonoyu icra takibine koyduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının dava konusu bononun hile ile alındığı iddiasının sübut bulmadığı, ancak dava konusu bononun gayri ahlaki bir amaç için yapılan işleme karşılık, yani davalı tarafından alınan taşınmazın eşinden mal kaçırma amacıyla davacı adına tescilinden dolayı alındığının ispat edildiği gerekçesiyle davacının bono iptali talebinin reddine, Kumluca İcra Müdürlüğünün 2008/2206 sayılı icra takibinin ise iptaline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, nakden düzenlenmiş senetten dolayı menfi tespit talebine ilişkindir. Bedelsizlik iddiasının yazılı belge ile ispat edilmesi gerekir. Ayrıca, davacı dosya kapsamına göre, senedin hile ve gayri ahlaki olarak alındığına yönelik iddialarını da ispat edememiştir. Bu durumda mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile takibin iptaline karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.