14. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5886 Karar No: 2021/2162 Karar Tarihi: 25.03.2021
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/5886 Esas 2021/2162 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılan ortaklığın giderilmesi davasında verilen hükmün dahili davalılarından birinin vefat etmesi nedeniyle tebligatlar iade edilmiştir. İlk tebligatın bilinen veya gösterilen adrese yapılması gerektiği ve bila tebliğ iade edilmesi halinde muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine tebligat çıkarılması gerektiği vurgulanmıştır. Tebligat Kanunu'nun 10/1, 10/2, 21/2 ve Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2 maddeleri detaylı bir şekilde açıklanarak, muhatabın savunma hakkını kısıtlamaması için doğrudan doğruya adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine tebligat çıkartılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir. Adres değiştirmenin bildirilmesi mecburiyeti üzerinde durularak, adresini değiştiren kişinin yeni adresini kaza merciine bildirmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun ilgili maddelerine atıf yapılmıştır.
14. Hukuk Dairesi 2017/5886 E. , 2021/2162 K.
"İçtihat Metni"
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm dahili davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: _ K A R A R _ 7201 Sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Bu değişikliğe göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, bilinen veya gösterilen adresine yapılacaktır. Buna göre, ilk defa bildirilen adresin muhatabın (davalının) adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adres olması arasında fark yoktur. Her iki adres de Tebligat Kanununun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adrestir. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi de nazara alınarak muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarılacaktır. Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından, Anayasanın "Hak arama hürriyeti" kenar başlıklı 36. maddesine ve Tebligat Kanununun yukarıda bahsi geçen hükümlerine aykırı olacaktır. "Adres değiştirmenin bildirilmesi mecburiyeti" kenar başlıklı 35. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında, "Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır. Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır." Hükümlerine yer verilmiştir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince, davalılardan ...."nın karardan sonra vefat etmesi nedeniyle veraset ilamı sunulmuş olup, mirasçılarından ... ve İ.......ı"ya yapılan tebligatlar iade olmuştur. Bu durumda adı geçen mirasçılara 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliğinin sağlanması ve yasal temyiz süresi beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 25.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.