Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/851
Karar No: 2018/2002
Karar Tarihi: 07.02.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/851 Esas 2018/2002 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İş Mahkemesi'nde açılan alacak davasında davacı, haklı bir neden olmadan iş akdinin sonlandırıldığını iddia etmiş ve kıdem, ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı ise boşanma sebebiyle iş sözleşmesinin sona erdiğini savunmuştur. Mahkeme dosyaya yaptığı inceleme sonrası davayı usul eksikliği nedeniyle reddetmiştir. Ancak temyiz sonucunda davanın kısmen kabul edilmesine karar verilmiştir. Temyiz eden davalı vekili ise, davanın ihale ile iş alan ... Group Ltd Şti aleyhine açılması gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, işyerinde çalışma süresi boyunca yıllık izin kullanmayan davacının beyanının doğruluğunun araştırılması gerektiği kararına varılmıştır. 4857 sayılı Kanun'un 59. maddesine göre, kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği belirtilmiştir. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Mahkeme, davacının işe girdiği yıldan itibaren izin kullanmadığı iddiasının inandırıcılığına dair araştırma yapılması gerektiğine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 4857 sayılı İş Kanunu'nun 59. maddesi: Kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükmünü içermektedir.
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesi: Hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiştir.
22. Hukuk Dairesi         2018/851 E.  ,  2018/2002 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, iş akdine haklı bir neden olmadan son verildiğini ve davalı ile davacı işçinin kayden çalıştığı alt işverenler arasındaki hukuki ilişkinin muvazaalı olduğunu öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davanın ihale ile iş alan ... Group Ltd Şti aleyine açılması gerektiği bu nedenle husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davanın, belirli alacak davası olarak açılmamasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle usul yokluğundan reddine karar verilmiş, kararın işin esasına girilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Taraflar arasında bozmadan sonra ıslah yapılıp yapılamayacağı uyuşmazlık konusudur.
    Bozmadan sonra ıslah yapılıp yapılamayacağı hususunda Yargıtay Hukuk Daireleri arasındaki içtihat uyuşmazlığının giderilmesi amacı ile içtihatların birleştirilmesi gündeme gelmiş, konu Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunda değerlendirilmiş ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu" nun 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı kararı ile “ Her ne sebeple verilirse verilsin bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair 04.02.1948 tarih ve 1944/10 E. 1948/3 K. sayılı YİBK. nın  değiştirilmesine gerek olmadığına” karar verilmiştir.
    Yargıtay Kanunu" nun 45/5. maddesi “ İçtihadı birleştirme kararlarının benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, Dairelerini ve Adliye Mahkemelerini bağlayacağı" hükmünü içermektedir.
    Yargıtay Kanunu" nun 45/5. maddesi karşısında Dairemizce “ Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu" nun bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına ilişkin 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı kararına uygun karar verilmesi gerektiği kabul edilmiş olup mahkemece 03.04.2017 tarihli bozmadan sonra 06.10.2017 tarihinde yapılan ıslaha değer verilmesi hatalı bulunmuştur.
    Mahkemece ıslah yapılmamış gibi alacakların hüküm altına alınması gerekirken belirtilen husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3- Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    4857 sayılı Kanun"un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup, madde uyarınca, hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı davalıya ait işyerinde 09/11/2001-10/12/2013 tarihleri arasında çalışmıştır. Davacı çalışma süresi boyunca yıllık izin kullanmadığını iddia etmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 12 tam yıl hizmeti nedeniyle hak kazandığı ücretli izin süresi hesaplanmış, 2012 yılı Şubat ayında 5 gün, 2013 Mayıs ayında 3 gün olmak üzere 8 gün izin kullandığının belgelenmiş olması nedeniyle bu süre düşülerek yıllık ücretli izin alacağı hesaplanmıştır. Ne var ki; davacının işe girdiği 2001 yılından 2012 yılına kadar hiç izin kullanmadığı iddiası hayatın olağan akışına aykırıdır. Mahkemece, hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde; davacı asilin çalışma süresi boyunca izin kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise hangi yıllarda kaç gün yıllık izin kullandığı konusundaki beyanı alınmalı sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 07.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi