Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/10235 Esas 2007/12755 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/10235
Karar No: 2007/12755

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/10235 Esas 2007/12755 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2007/10235 E.  ,  2007/12755 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Konya 3. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 19/04/2007
    NUMARASI : 2007/199-386

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    İİK. 149/b maddesinde; "icra müdürü borçluya ve varsa gayrimenkul sahibi üçncü şahsa birer ödeme emri gönderir" hükmü öngörülmüştür. Bu hüküm gereği, icra takibinin asıl borçlu (lehine ipotek verilen) aleyhine açılması asıldır. Asıl takip sonunda üçnücü kişinin taşınmazının paraya çevrilmesi sözkonusu olduğu takdirde o kişi hakkında da takip yapılması gerekir. Şu hale göre ipotek veren 3. kişi ile asıl borçlu arasında zorunlu takip arkadaşlığı vardır. Öte yandan Türk Medeni Kanunu"nun 887. maddesi hükmüne göre ipotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değilse, alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olması, bu istemin hem borçluya hem kendisine karşı yapılmış olmasına bağlıdır. Somut olayda; asıl borçlu hakkında koşullarına uygun takip yapılmış, ancak ipotek veren üçüncü kişi takibe dahil edilmemiştir. İpotek veren 3. kişinin bu takibe sonradan dahil edilmesi mümkün bulunduğundan, mahkemece açıklanan ilkeler gözününe alınarak ipotek veren malik borçlunun takibe dahil edilmesi için bu aşamada takibin durdurulmasına karar vermek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olduğu gibi;
    İİK.nun 150/ı maddesi gereğince krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu, kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, kredi borçlularına cari hesabın kesilmesine veya kısa-orta-uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayri nakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin Noter marifetiyle krediyi kullanan tarafa gönderildiğine dair Noterden tasdikli bir suretini icra müdürüne ibraz ederse icra müdürü İİK."nun 149. maddesi gereğince borçlulara icra emrini tebliğe çıkarır. Bu kurallar ışığında somut olayın incelenmesinde hesap özeti tebliğ olunan borçlu şirkete icra emri çıkarılmasında yasaya uymayan bir yön yoktur. Mahkemenin aksine düşüncelerle icra emrinin (ödeme emrinin) iptaline karar vermesi doğru değildir.
    SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.