Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/10251 Esas 2021/3472 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/10251
Karar No: 2021/3472
Karar Tarihi: 16.03.2021

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/10251 Esas 2021/3472 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında, dava konusu taşınmazın kök parseline yönelik kamulaştırma tebligatının davacıya yapıldığı, ancak kamulaştırma krokisi içerisinde bulunan parselin babasından gelen pay yönünden değerlendirilmesi gerektiği ve bu hususun göz ardı edilerek hüküm verildiği, bilirkişi raporlarının hatalı olduğu gerekçesiyle resen hesaplama yapılmış olması ancak malik-muris-mirascı pay oranlarının açıkça gösterilmediği, dava konusu taşınmazın davacı payları oranında belirlenen bedeli tam paya göre belirlenen bedelin altında kabul edilmesine rağmen hüküm fıkrasına infazı zorlaştırıcı şekilde yazıldığı ve tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmadığı gerekçeleriyle davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olduğuna karar vermiştir. Hüküm, H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: H.U.M.K.nun 428. maddesi.
5. Hukuk Dairesi         2020/10251 E.  ,  2021/3472 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
    Mahallinde yapılan keşif sonucu ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazın m2 birim bedelinin belirlenmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
    1-Dosyadaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazın kök parseli ... parsele yönelik olarak kamulaştırma tebligatının davacı ...’a 10.05.1986 tarihinde bizzat tebliğ edildiğinden, kamulaştırma krokisi dava konusu parsele uygulanarak, parselin kamulaştırma krokisi içerisinde bulunduğunun anlaşılması halinde babası ...dan gelen payı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    2-Davacıların payları dosyada mevcut bilirkişi kurulu raporlarının hatalı olduğu gerekçesiyle mahkemece resen hesaplama yapılmış ise de, denetime esas olacak şekilde malik-muris-mirascı pay oranları açıkca gösterilmeden bedele hükmedilmiş olması,
    3-Dava konusu taşınmazın davacı payları oranında bedelinin toplam 1.774.542,47 TL olarak kabul edilmesine rağmen, taşınmazın tam paya göre belirlenen 1.957.536,00 TL bedelinin infazı zorlaştırıcı şekilde hüküm fıkrasına yazılmış olması,
    4-Tapu kaydında yer alan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması,
    Doğru görülmemiştir.
    Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 16/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.