3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/6219 Karar No: 2017/839 Karar Tarihi: 06.02.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/6219 Esas 2017/839 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2016/6219 E., 2017/839 K. numaralı hüküm temyiz edildi. Temyiz değerlendirildiğinde, diğer temyiz itirazları reddedilerek 4 ana sebep belirlendi. İlk olarak, sanıkların TCK'nin 87/1-a ve 87/3. maddelerince birden fazla nitelikli hal ihlali ile atılı suçu işlemesi nedeniyle temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılmaması gerektiği göz ardı edildi. İkinci olarak, taraflar arasında yaşanan tartışma sonucu hatalı araç kullanımından dolayı yaralama suçu işlendiği belirlendi. Ancak, haksız hareketin kimden kaynaklandığına göre TCK'nin 29. maddesi uygulanıp uygulanmayacağı konusunda tartışma yapılmamıştı. Üçüncü olarak, sanık \"...\"'ın 2 yıl 6 ay hapis cezasının ertelenip ertelenmeyeceği tartışılmadan hükmolundu. Son olarak da, Anayasa Mahkemesi'nin kararı doğrultusunda sanığın hak yoksunlukları yönünden hukuki durumun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirlendi. TCK'nin 86/1, 87/1-a, 87/3, 51/1 ve 53. maddeleri bu kararla ilgilidir.
3. Ceza Dairesi 2016/6219 E. , 2017/839 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanıkların mahkumiyetine dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak, 1) Katılanın burnunda kemik kırığı ve organlarından birinin işlevinin zayıflamasına neden olacak şekilde yaralanmasına neden olmak suretiyle TCK"nin 87/1-a ve 87/3. maddelerince birden fazla nitelikli hal ihlali ile atılı suçu işleyen sanıklar hakkında, TCK"nin 86/1. maddesince temel cezaya hükmedilirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2) Trafikte hatalı araç kullanımından tartışan sanıklar ile katılanın karşılıklı olarak birbirlerine hakaret ettiklerine ilişkin beyanları nazara alınarak, tarafların araçlarında bulunduklarını bildirdikleri yakınları...., .... ve soruşturmada beyanı alınan ....."nin tanık olarak dinlenmelerinin ardından, Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238-367 sayılı kararına göre, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının tespitine çalışılarak sonucuna göre sanıklar lehine TCK"nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği gözetilmemesi, 3) Sanık ..."in mahkum olduğu 2 yıl 6 ay hapis cezasının TCK"nin 51/1. maddesine göre, yaş büyüklüğü ve 3 yılın altında bulunması nedeniyle erteleme kapsamında bulunduğu gözetilmeden, suç tarihinde 65 yaşından büyük olup sabıkasız olan ve yargılama sırasında alınan savunmasında lehine olan hükümlerin uygulanması talebinde bulunan sanık ... hakkında TCK"nin 51. maddesine göre hükmolunan hapis cezasının ertelenip ertelenmeyeceğinin tartışılmaması, 4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirtilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, CMUK"un 326/son maddesine göre sanıkların kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, hükümlerin bu sebeplerden 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.