23. Hukuk Dairesi 2016/2753 E. , 2017/3346 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 30.11.2015 gün ve 2015/1503 Esas, 2015/7728 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, davalı kooperatif tarafından ortaklık yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesi ile iki kez ihtar gönderilip, sonra da 24.09.2001 tarih ve 218 sayılı yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan ihracına karar verildiğini, ihraç kararının hukuka aykırı olduğunu, davalı müvekkilinin kooperatife borcu olmadığını, müvekkilinin kooperatife demir doğrama ve çatı işi yaptığını, üyelik ödentilerinin iş bedelinden mahsup edildiğini, kooperatifin halen borçlarını ödemediğini, bunun üzerine alacaklarını tahsil amacıyla Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/6911 esas sayılı dosyasında alacak davası açtıklarını ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatifin üyeliğinden ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, davacının kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatif aidatlarını ödemediği için iki kez ihtarname gönderildiğini, ancak yine ödeme yapmadığından yönetim kurulunca ihracına karar verildiğini, davacının kooperatifin yaptığı işyerinin çatı kaplama işini yapması için sözleşme yapıldığını, ancak işi zamanında bitirmediği, işi aksattığı, demir doğrama işlerin de hatalı imalatlar yaptığını, kooperatif ödemelerine göre kooperatifin davacıdan alacaklı olduğunu, kendisinin hiçbir alacağı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen dava kapsamında davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, davalı kooperatif tarafından ortaklık yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesi ile iki kez ihtar gönderilip 218 sayılı yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan ihracına karar verildiğini, ihraç kararının iptaline ilişkin davanın devam ettiğini, davalı kooperatif tarafından bu kez 23.07.2004 tarihli kararla müvekkilini kooperatif üyeliğinden ihraç ettiğini, ihraç kararının hukuka aykırı olduğunu, davalı müvekkilinin kooperatife borcu olmadığını, müvekkilinin kooperatife demir doğrama ve çatı işi yaptığını, üyelik ödentilerinin iş bedelinden mahsup edildiğini, kooperatifin halen borçlarını ödemediğini, Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/69 esasında alacak davası açtıklarını ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatifin üyeliğinden ihracına ilişkin kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava kapsamında davalı vekili, davacının kooperatif üyesi iken ihtarnamelere rağmen aidat borçlarını ödemediğinden ihracına ilişkin verilen kararın iptal davasına konu edildiğini, bu dava sürerken ortaklık hak ve yükümlülükleri devam etmekle Haziran 2001 tarihinden sonra da ödemelerini yapmadığından Mart 2004 dönemine kadar olan borcunu ödemesi için iki kez ihtarname gönderildiğini, yine ödeme yapmadığından yönetim kurulunun 20.07.2004 tarihinde kooperatif üyeliğinden ihracına karar verildiğini, davacının müvekkili kooperatiften alacaklı olmayıp, borçlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; asıl dava bakımından davacıya gönderilen ihtarnamedeki aidat borcunun davacının gerçek borcunu yansıtmadığı, birleşen dosya bakımından ise TBK"nın 120. maddesinin henüz sonuçlanmamış davalara da uygulanacağı kabul edilerek ihtarnamede belirtilen yıllar itibariyle yasal faiz ve yasal faiz oranının %100"ünden fazla olmayacak şekilde yaptırılan hesaplama sonucu aidat borcunun doğru istendiği ancak gecikme faizinin 10.500,91 TL olduğu, davalı koperatif ise 22.701,00 TL gecikme faizi istediği anlaşılmakla davacıya gönderilen ihtarnamelerde daha fazla faiz talep edildiği gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların kabulü ile davacı hakkındaki ihraç kararlarının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiş, mahkemece verilen karar Dairemizin 30.11.2015 günlü, 2015/1503E.,2015/7728 K. sayılı ilamı ile onanmıştır.
Bu kez, asıl ve birleşen davada davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 4,60 TL harç ve takdiren 275,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 21.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.