13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2590 Karar No: 2017/6365 Karar Tarihi: 24.05.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/2590 Esas 2017/6365 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/2590 E. , 2017/6365 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı Banka, davalıya tüketici kredisi kullandırıldığını ve kredi kartı tahsis edildiğini, kredi kartı ve tüketici kredisi borçlarının ödenmediğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine de davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile; ... 3. İcra Dairesi"nin 2014/8221 esas sayılı dosyasındaki itirazın tüketici kredisi yönünden iptaline, takibin 8.550,69-TL asıl alacak, 287,44-TL işlemiş faiz ve 14.37-TL üzerinden devamına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece, davacı kendisini vekille temsil ettirmesine rağmen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Oysa ki karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesine göre; “(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” Buna göre kabul edilen kısım için yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı lehine vekalet ücretine karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HMUK"un 438/7. maddesi gereğidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasına 6. bent eklenerek “Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan ... 13. maddesi gereğince hesaplanan 1.062,30-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde taraflara iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.