Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13251
Karar No: 2018/7929

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13251 Esas 2018/7929 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/13251 E.  ,  2018/7929 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesi ile; davacının Şakirpaşa mahallesi 946 ada 28 parselde kayıtlı taşınmazın 603 m2"ye tekabül eden 26/80 oranında hisse sahibi olduğunu, müşterek mülkiyet şeklinde paydaş olduğu taşınmazın 351 m2"si için ... tarafından acele kamulaştırma kararı alındığını ve bu karara istinaden ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/46 D.iş sayılı dosyası kamulaştırmaya konu yer ile ilgili değer tespiti yapıldığını, daha sonra ... tarafından taşınmazın 351 m2"sinin kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/425 E. - 2010/404 K. sayılı dosyası ile dava açılarak sonuçlandığını ancak temyiz aşamasında olduğunu, 2009/425 E. sayılı dava dosyasından sonra davalı şirket yetkililerinin yaptıkları araştırmada davacı şirketin payında hisse hatası yapıldığını, tapu kayıtlarının yanlış olduğunu, davacı şirketin payının 26/80 değil de 20/80 oranında olduğunu öğrendiklerini, ...Tapu Müdürlüğünden verilen yazılı cevapta hatanın ... kızı ..."ın sehven terkini unutulan 6/80 hissesinin ikinci kere satılmasından kaynaklandığını belirtmiş olduklarını, dolayısıyla tapu sicil kayıtlarının hatalı tutulmasından dolayı 139 m2"ye tekabül eden 6/80 oranında hak kaybına uğramış olduğunu belirterek uğranılan zarar nedeniyle 100.000,00.-TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istediklerini bildirmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucu; davanın kısmen kabulüne, 89.784,00.-TL"nin dava tarihinden işleyecek olan faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş hüküm Hazine vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 02/06/2014 gün ve 2014/4962 E. - 2014/15545 K. sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle: "Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; ... ili, ...ilçesi Şakirpaşa mahallesinde bulunan 946 ada 28 parsel sayılı taşınmazda dava dışı ... isimli şahıs 6/80 ve 7/80 oranında iki ayrı hisse sahibi iken, söz konusu hisselerini 24.08.1973 tarihinde ..."e sattığı ve ... adına 13/80 oranında hisse tescil edilmekle beraber, ..."ın satış işlemine konu ettiği 6/80 oranındaki hissesinin çizilmeyerek kütükte bırakılması nedeniyle adı geçen kişi tarafından ikinci kez, 1996 yılında ..."a satıldığı, ...ın da bu hisseyi davacı şirkete sattığı, davacı şirketin taşınmazdaki toplam 26/80 oranındaki, hissesinin 6/80 oranınındaki kısmının tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle oluşan, hatalı kayıt olduğu anlaşılmıştır.
    1) 4721 sayılı TMK"nın “sorumluluk “kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde “Tapu sicilinin hatalı tutulmasından doğan tüm zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder "hükmü yer almakta olup, dava konusu somut olayda, tapu sicilinin hatalı olarak tutulduğu sabit ise de; sicile hatalı olarak kaydedilen hisse ile ilgili olarak herhangi bir düzeltme yapılmadığı ve tapunun hatalı hisse oranı ile davacı şirket adına yaşamaya devam ettiği tüm dosya kapsamı ile sabittir.
    Bu durumda, tapudaki hatalı hisse oranı ile ilgili gerekli düzeltmenin sağlanmasından sonra, zararın ve Devletin sorumluluğunun doğacağı gözetilerek, davacı vekiline tapuda gerekli düzeltmeyi yaptırması için süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    2) Kabule göre de, tapu sicilinin hatalı tutulması işlemine konu olan arsa niteliğindeki taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerektiği gözetilmeden, piyasa rayicinden söz ederek genel deyimlerle değer biçen ve denetime elverişli olmayan rapor uyarınca hüküm kurulması doğru görülmemiştir." denilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ise; ilk kararın davacı tarafça temyiz edilmediği, davalı yararına usulü müktesep hak oluştuğu gözetilerek davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 89.784,00.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak davacıya süre verildiği ve tapudaki hisse yanlışlığının düzeltilerek, davacının hissesi 1/4 olarak 28/01/2015 tarihinde tapuya tescil edildiğinden, davacının oluşan zararından dolayısıyla 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca Devletin sorumluluğunun doğacağı gözetilerek hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir . Şöyle ki, tazminata konu taşınmaz arsa niteliğinde olduğundan hükme esas alınan bilirkişiler tarafından, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi suretiyle dava tarihine göre değeri belirlenmişse de, Emsal alınan Döşeme mahallesi 5515 ada 338 parselin satış akit tablosundan 2009 yılında m2"si 2507,54.-TL"den satışının yapıldığı, 2011 yılına endekslenen m2 değerinin ise 2976,00.-TL olup, dava konusu taşınmazdan %37 oranında daha değerli olduğu belirtilerek dava konusu taşınmazın m2 değeri 1.102,12.-TL"den, davacının hissesine göre azalan 139,20 m2"lik kısmın toplam değeri ise 153.275,90.-TL olarak tespit edilmiş, tazminata konu taşınmaz ve emsal taşınmazdan ... kesintisi yapılmadığı da belirlenmiştir. Oysa tazminata konu taşınmazın 351 m2"si ... tarafından kamulaştırılmış, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/ 425-2010/404 E.K. sayılı dosyasında, taşınmazın 2009 tarihindeki m2 bedeli, 2008 tarihinde satışı yapılan Zincirlibağlar mahallesi 1183 ada 12 parsel emsal alınarak belirlendiğinden 487.-TL olarak tespit edilmiştir, mahkemece bu değer üzerinden belirlenen kamulaştırma bedelininin ödenmesine karar verilmişse de, hükmün ... tarafından temyizi üzerine 18. Hukuk Dairesinin 15/04/2013 tarih ve 2013/5271 E. - 2013/6292 K. sayılı ilamıyla hüküm, "emsal alınan 1183 ada 12 parselin ... kesintisi düşmüş imar parseli olduğu, dava konusu taşınmazın ise kadastro parseli olduğundan, dava konusu taşınmazın emsalla karşılaştırma sonucu bulunan değerinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerektiği düşünülmeden kamulaştırma bedelinin yüksek tespit eden rapora göre hüküm kurulmuş olmasının doğru görülmediği" gerekçesiyle bozulmuştır. Anılan dosya derdest ise de, bozma gereklerinden taşınmazın m2 değerinin ... kesintisi yapılması halinde 487.-TL"den daha da düşeceği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan birrkişi raporunda emsal kabul edilen 5515 ada 338 parsel Döşeme mahallesinde olup, bilirkişilerce resen tespit edilen tek emsaldir. Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında emsal kabul edilen 1183 ada 12 parsel ise Zincirlibağlar mahallesinde olup, tazminata konu 946 ada 28 parsel ise Şakirpaşa mahallesindedir. Eldeki davada taşınmazın 2011 tarihindeki değeri, kamulaştırma bedelinin tespiti davasında ise 2009 yılındaki bedeli hesaplanmışsa da, bulunan m2 bedelleri arasında büyük farklılık olup, bu husus mahkemece araştırılmamış, tek emsal gözetilerek ve tek inşaat bilirkişisinin yer aldığı denetime elverişli olmayan rapora dayanılarak hüküm kurulmuştur.
    Bu nedenle, mahkemece arsa niteliğinde bulunan dava konusu taşınmaza yönelik olarak, emsal satışların değerlendirme tarihindeki (dava tarihi) karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak, taşınmazdan ... payının düşülmesinin gerekip gerekmediği belirtilmek, varsa taşınmaz üzerindeki yapıların Bayındırlık Bakanlığı resmi birim fiyatları esas alınarak yıpranma payı düşülmek suretiyle gerçek zararın belirlenmesi gerektiğinden, taraflara, dava konusu taşınmaz ile aynı bölgeden (aynı mahalleden) bulunamaması halinde yakın bölgelerden ve değerlendirme tarihinden önce ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer nitelikli ve yüzölçümlü satışları bildirmeleri için olanak tanınması, gerekli görülürse re"sen emsal getirtme yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için konunun uzmanı bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu vasıtasıyla keşif yapılarak, denetlemeye olanak veren bilimsel verileri içeren rapor alınması, emsal alınan taşınmazlara ilişkin resmi satış akit tablolarının tapu müdürlüğünden getirtilmesi, emsal taşınmazlar ile çekişmeli taşınmaza ait Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporunun da denetlenmesi, dava konusu taşınmazın ve emsal alınan taşınmaz/taşınmazların değerlendirme tarihi itibariyle imar düzenlemesi sonucu oluşmuş imar parselleri olup olmadıkları, imar parseli iseler düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediğinin, düşülmüş ise oranının belediye başkanlığı imar ve tapu müdürlüklerinden sorulup, emsalin İmar Kanunu uyarınca imar parseli, dava konusu taşınmazın ise kadastral arsa parseli olduğunun belirlenmesi halinde çekişmeli taşınmazın emsalle karşılaştırma sonucu bulunan değerinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmesi ve tespit edilen değerin anılan kamulaştırma dosyasında belirlenen değer ile de kıyaslanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 06/12/2018 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi