17. Hukuk Dairesi 2016/16907 E. , 2019/8546 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirketin maliki bulunduğu ... plakalı aracın, sürücüsü ... olan ... plakalı ve dava dışı ... plakalı aracın karıştığı trafik kazası sonucu maddi hasarlı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, bu trafik kazası nedeniyle müvekkili aleyhine Antalya 7. Asliye Hukuk ve 1. Asliye Hukuk Mahkemelerinde ayrı tazminat davaları açıldığını, yine Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/391 esas dosyasında ... tarafından ... aleyhine tazminat davası açıldığını, bu dosyada tarafların 150.000,00 TL tazminat miktarı hususunda sulh olduklarını, davalı ..."nın davacıya 150.000,00 TL"yi ödedikten sonra Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/18 D.İş sayılı kararı ile müvekkili aleyhine ihtiyati haciz kararı aldığını ve Antalya 16. İcra Müdürlüğünün 2012/17662 sayılı dosyasından da icrayı takibe geçildiğini, takip esnasında müvekkili şirketin haciz tehdidi altında davalı ... vekilinin banka hesabına 171.988,97 TL ödeme yapılmak zorunda kalındığını, müvekkilinin maliki olduğu araç sürücüsünün olayda tam kusurlu olmadığını, davalının ... ile sulh olduğu tarihte Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin dosyasını müvekkili şirkete ihbar etmediğini, dolayısıyla ..."a gereğinden fazla ödeme yaptığını, yine ... isimli kişinin üniversiteden alınan sürekli sakatlık raporuna
da davalı ... Hesabının itiraz etmediğini, dolayısıyla Güvence Hesabının bu belirtilen nedenlerden dolayı ... isimli kişiye fahiş miktarda tazminat ödediğini, yapılan bu ödemenin gerçek zarara ilişkin olmadığı için ödediği tutarın tamamını da müvekkilden rücuen talep etmesinin haksız olduğunu, müvekkili şirketin haciz tehdidi altında ödeme yapmak zorunda kaldığını, tüm bu işlemler sonucunda müvekkili şirketin ayrıca ticari işlerini yürütemeyip müşterilerine karşı zor durumda kaldığını, manevi zararının da bulunduğunu belirterek, müvekkili şirket tarafından davalıya yapılan fazla ödemeye ilişkin tazminat miktarının tespiti ile şimdilik 48.000,00 TL alacağın davalıdan tahsiline, ayrıca 10.000,00 TL manevi tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 47.847,33 TL"nin ödeme tarihi olan 20/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, davacının fazlaya daire isteminin ve manevi tazminat isteminin ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, haksız yere ödenen maluliyet tazminatının istirdatı istemine ilişkindir.
Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/391 Esas sayılı dava dosyasında; araç sürücüsü ... tarafından maluliyetine ilişkin karşı aracın trafik sigortası olmadığından Güvence Hesabına karşı dava açıldığı, Akdeniz Üniversitesinden alınan maluliyet raporuna göre %45 sürekli, 4 ay geçici maluliyeti tespit edildiği, hesap raporu doğrultusunda Güvence tarafından 150.000,00 TL ödeme yapılarak davanın konusuz kalmasından dolayı karar verilmesinin yer olmadığı kararı verildiği anlaşılmaktadır.
Antalya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/329 esas sayılı dosyasında ise araç sürücüsü ... tarafından, karşı aracın sürücü ve eldeki davamızın davacısı olan araç malikine karşı maluliyetine ilişkin maddi ve manevi tazminat davası açıldığı, ATK’dan alınan maluliyet raporuna göre %44.2 sürekli, 9 ay geçici maluliyetinin olduğu, aktüer bilirkişisi
tarafından yapılan hesaplamada ise ... tarafından yapılan ödeme nedeniyle maluliyete ilişkin zararının olmadığı belirtilerek, Mahkemece maddi tazminat reddedilmiş, manevi tazminat ise kısmen kabul edilmiştir. Davalılar tarafından karar temyiz edilmiş, Dairemiz tarafından ise karar onanarak kesinleşmiştir.
Eldeki davamızda ise; maluliyet raporu alınmadan, Güvence Hesabına karşı açılan Antalya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/391 esas sayılı dosyasında belirlenen maluliyet raporuna göre hüküm kurulmuştur.
Yukarıda belirtilen iki ayrı dava dosyalarında mevcut bulunan bilirkişi raporlarındaki sürekli maluliyet oranları arasında çelişki mevcuttur. Buna göre; dava dışı ...’ın maluliyetinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi’nden, raporlarda belirlenen sürekli maluliyet oranları arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde, kaza tarihinde yürülükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre rapor oluşturularak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenemesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 26/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.