17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18824 Karar No: 2019/8542 Karar Tarihi: 26.09.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/18824 Esas 2019/8542 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, işyeri paket poliçesi ile sigortalı olan dava dışı tarafın işyerinde meydana gelen zarar nedeniyle sigortalıya yapılan 10.191,66 TL ödemenin faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, davayı kabul ederek davalıdan tahsili ve yasal faizin ödenmesi kararını vermiştir. Ancak, davacının sigortalısı tacir olup, davalı Aski Genel Müdürlüğü de tacir olduğundan, uyuşmazlık Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmeliydi. Bu nedenle, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekmekteydi. Kararda, uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu'nun 1301. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuan tahsili istemine ilişkin olduğu belirtilmiştir. Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesi ise her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağına dair hüküm içermektedir.
17. Hukuk Dairesi 2016/18824 E. , 2019/8542 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacı nezdinde İşyerim Paket Poliçesi ile sigortalı olan dava dışı ... "e ait işyerinde 03/06/2015 tarihinde yoğun yağmura bağlı olarak alt yapının işyerini basması sonucu meydana gelen zarar nedeniyle dava dışı sigortalıya 10/07/2015 tarihinde 17.191,66 TL ödeme yapıldığını belirterek sigortalıya yapılan ödemenin faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile 17.191,66 TL alacağın ödeme tarihi olan 10/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, sigorta şirketi tarafından işyeri paket sigorta sözleşmesi nedeni ile ödenen tazminatın davalıdan rücuen tahsiline ilişkindir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir. Somut olayda; uyuşmazlık Türk Ticaret Kanununun 1301. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuan tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus" Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Ancak davacının sigortalısı tacir olup, davalı Aski Genel Müdürlüğünün de tacir olmasına göre, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunan uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu durumda, mahkemece işin esasına girmeksizin ticaret mahkemelerinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle esasa girilerek karar verilmiş olması doğru değildir. 2-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalıya geri verilmesine, 26/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.