11. Hukuk Dairesi 2017/984 E. , 2018/6563 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/06/2015 tarih ve 2015/509-2015/451 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin İngiltere"de ikamet ettiğini, Türkiye ... Bankası ... Şubesi"nde 1995 yılında iki farklı vadeli döviz hesabı açtırdığını, sonrasında bu hesapların zamanaşımı nedeniyle davalıya devredildiğini, müvekkilinin adresinin banka tarafından teyit edilemediğini, müvekkiline bu hususta herhangi bir tebligatın yapılmadığını, kapatılan hesapların açıldığı tarihten 2008 tarihine kadar hareket görmüş olduğunu, hesaplardaki 11.617,25 GBP"nin usulüne uygun tebligat yapılmaksızın davalıya devredildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30.818,25 TL"nin hesap açılış tarihinden itibaren akdi faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; husumet, görev, yetki ve zamanaşımı itirazında bulunmuş olup usulsüz olduğu iddia edilen devir işlemi ile alakalı davacının ve bankanın müvekkiline başvurusunun bulunmadığını, müvekkiline devredilen mevduatlarla alakalı sorumluluğun bankaya ait olduğunu, bu konuda müvekkilinin, bankanın yaptığı işlemleri denetleme yetkisinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu alacağın Türkiye ... Bankası ... Şubesi"ne ait olan 1995 yılında açılmış döviz hesabına ait olduğu, davalının işbu davada pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.