Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/207
Karar No: 2014/5339
Karar Tarihi: 22.09.2014

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/207 Esas 2014/5339 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2014/207 E.  ,  2014/5339 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Bakırköy 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
    Tarihi :26.02.2013
    Numarası :2011/309-2013/78

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili istemiyle girişilen takibe vâki itirazın iptâliyle takibin devamına ve icra inkâr tazminatına karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
    Davalı cevabında, davacıyla 01.01.2008 tarihli fason üretim sözleşmesinin imzalandığını, ancak 2008 yılı Aralık ayında maxi marketlerin kapanmasıyla fiilen sona erdiğini, bu tarihten sonra davacıya hiçbir şekilde sipariş verilmediğini, kaldı ki faturada yazılı ürünlerin de sözleşmeye uygun olmadığı gibi teslim de edilmediğinden borçlu bulunmadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, sözleşmenin feshedilmediği, ancak 4. madde hükmüne uygun siparişin varlığı kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilice temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında imzalanan 01.01.2008 tarihli sözleşmeyle davacı yüklenici, maxi marka logosunu taşıyan tuvalet kağıdı, kağıt peçete ve havluların imalini ve davalıya teslimini yükümlenmiştir. Sözleşmenin 4. maddesinde, davalı iş sahibince sipariş formu ile istenilen sayı ve nitelikte ürün sipariş edileceği, 9. maddesinde ise sürenin, sözleşmenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl olduğu, taraflardan herhangi biri sözleşmenin sona ermesinden 1(bir) ay önce noter vasıtasıyla sözleşmeyi feshettiğini diğer tarafa bildirmediği takdirde sözleşme aynı şartlar muvacehesinde kendiliğinden 1(bir) yıl uzayacağı, davalı şirketin bu şekilde yazılı bildirimde bulunmak suretiyle sözleşmeyi tek taraflı feshetmek hakkının her zaman bulunduğu, ancak, böyle bir halin vukuunda elindeki mevcut ürünleri iade edemeyeceği gibi ayrıca üretici de olan bitmiş ürünleri anlaşılmış olan çalışma koşullarından satın alıp, şirkete özel yapılmış tüm ambalajları da üreticiye faturalanan fiyattan ödemekle yükümlü olduğu kabul edilmiştir. Davada “maxi” logolu üretilen ürünlerin bedeli istenmektedir. Sözleşme süresi 1 yıl olup 31.12.2008 tarihinde sona ermektedir. Davalı cevabında, Aralık 2008 ayında maxi marketlerin kapanmasıyla sözleşmenin fiilen sona erdiğini beyan etmiş ise de az yukarıda değinilen 9. madde de kararlaştırıldığı biçimde davacıya, süre sona ermeden 1 ay önce noter vasıtasıyla ihtar göndererek akdi feshettiğini bildirdiğini savunmamış, bu hususu da kanıtlayabilmiş değildir. Sözleşmenin 9. maddesine uygun fesih bildiriminde bulunmadığına göre sözleşmenin kendiliğinden 1 yıl uzadığı kabul edilmelidir. Mahkemenin bu yönde kabulü isabetlidir. Davalı ihbar koşuluna uyduğunu kanıtlayamadığına göre davacının elinde bulunan ürünlerin 9. madde hükmünce bedelini ödemekle sorumlu olduğu ortadadır. Sözleşmenin yürürlükte bulunduğu sürece uygulanması gereken sipariş şekline ilişkin 4. maddenin davalı kabulünde olduğu üzere fiilen sona eren sözleşmede ve davada uygulanma olanağı yoktur.
    O halde bilirkişilerden ek rapor alınarak takibin dayanağı 23.01.2009 tarihli faturanın sözleşmenin 9. maddesince değerlendirilerek davacı alacağını hesaplatmak, davada işlemiş faize itirazın iptâli de istenildiğinden sözleşme ve takip tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı mülga BK 101/1 madde hükmünce temerrüdün varlığı da araştırılmak suretiyle sonucuna uygun hüküm kurmak, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkâr tazminatı istemini reddetmekten ibarettir. Hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı gerekçeyle verilen karar doğru olmamış, bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi