23. Hukuk Dairesi 2015/9843 E. , 2017/3315 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davada davalı vekilince duruşmalı, birleşen davada davacılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmaması nedeniyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya evrak üzerinde incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin babası ... davalı kooperatifin üyesi iken 25.10.2001 tarihinde vefat ettiğini, durumun davalı kooperatife bildirildiğini, ölümden sonra genel kurul toplantılarına annesinin iştirak ettiğini, kooperatif kayıtlarının da buna delil olduğunu ancak 17.06.2012 tarihli genel kurul toplantısının diğer üyelere iadeli taahhütlü mektupla bildirildiği halde müvekkiline bildirilmediğini, muris hissesinin varislere ulaşılmadığından bahisle 5 yıllık sürenin tamamlandığı gerekçesiyle kooperatife devredildiğini, böyle bir kararın mirasçıların gıyabında verilmesinin mümkün olmadığını, kooperatif defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmadığını, çağrı usulüne uyulmayan toplantının yasal olmadığını, dolayısıyla alınan kararların geçerli olmadığını ileri sürerek, 17.06.2012 tarihli genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı kooperatif vekili, murisin ölümünün kooperatife bildirilmediğini, Kooperatifler Kanunu"nun 14. maddesi uyarınca murisin ölümünden itibaren 3 ay içinde bir temsilci tayin edilerek kooperatife bildirilmediğini, kooperatif defter ve kayıtlarının sorumlu oldukları dönemde düzgün tutulduğunu, diğer alınan kararların da usule uygun ve geçerli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacılar vekili, davalı kooperatif üyesi olarak 17.06.2012 tarihinde genel kurul toplantısına katıldıklarını, gündemin 3, 4, 5, 7, 11, 13, 14 ve 15. maddelerindeki konulara ilişkin kararlara muhalefet oyu verilmesine rağmen bunun zapta geçirilmediğini, red oylarının hepsinin yazılmadığını ileri sürerek, 17.06.2012 tarihli genel kurul kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davaların bir aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, 08.05.2012 tarihli posta belgesine göre muris Zeki .../...
S.2.
Sipahioğlu"na iadeli çağrı mektubunun kooperatifçe bilinen adrese gönderildiği, toplantıya bahsi geçen murisin mirasçılarından işbu davanın davacısının katılmadığı, dolayısıyla davacının dava açma şartlarını taşımadığı ancak dava konusu genel kurul toplantı tutanağının 5. maddesinde yer alan "hissenin kooperatife devri şeklindeki kararın varislerin ortaklık hisselerinin sona erdirilmesi" ile ilgili olduğundan söz konusu karara muhalefet şerhi konulmasına gerek bulunmadığından davacının bu istem yönünden aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, hisse devri ile ilgili kararın kooperatif ana sözleşmesinin 16. maddesi nazara alınarak iptalinin gerektiği anlaşıldığından asıl davanın kısmen kabulüne ve birleşen davada davacıların genel kurul toplantısına asaleten katılmış oldukları ancak toplantı tutanağında muhalefet şerhine yer olmadığı gerekçesiyle, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı vekili ile birleşen davada davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı vekili ile birleşen davada davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı vekili ile birleşen davada davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.