4. Hukuk Dairesi 2015/14096 E. , 2017/8445 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacı .... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... Bakanlığı ve ... ve Kredi ... A.Ş. aleyhine 12/12/2012 gününde verilen dilekçe ile icra müdürünün kusurundan kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine ...lan yargılama sonunda; Mahkemece davanın davalı ... yönünden reddine, ... ve Kredi ... A.Ş. yönünden kısmen kabulüne dair verilen 11/06/2014 günlü kararın Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan ... ve Kredi ... A.Ş. vekili tarafından, duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 19/12/2017 duruşma günü için ...lan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı banka vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı vekili Avukat ...geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
Dava, İcra ve İflas Dairesi görevlilerinin kusurundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ... hakkında açılan davanın reddine, diğer davalı ... ve Kredi ... A.Ş. hakkında açılan davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacı vekili ve davalı ... ve Kredi ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalılardan ... Kredi ... A.Ş. tarafından dava dışı şirket hakkında bankaya olan borcu nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, borçlu adına kayıtlı ve üzerinde davalı banka lehine ipotek bulunan on adet taşınmaz parselinin borçlu şirkete ait fabrika binası, ipotek teferruatı ve bütünleyici parçaları ile birlikte ihaleye çıkarıldığını ve 04/02/2011 tarihli ihalede davacı tarafından alındığını, ancak dava dışı şirket tarafından ihalenin feshi davası açıldığını, reddedilen bu davanın sonuçlanarak kesinleştiğini, bu süreçte ihale olunan malların geç ve eksik tesliminden dolayı zararı oluştuğunu iddia ederek oluşan zararın davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın usulden ve esastan reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalı ... hakkında açılan davanın reddine, diğer davalı ... ve Kredi ... A.Ş. hakkında açılan davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Anayasa"nın 37. maddesine göre, "Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz". 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 1. maddesine göre, "Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir". Aynı kanunun 114/c maddesine göre, mahkemenin görevli olması dava
şartıdır, 115. maddesine göre, "Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir." Bu yasal çerçevede, görev konusunun, mahkemelerce her aşamada re"sen gözetilmesi gerekir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 4. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı devamında, 5. maddesinde ise aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu düzenlenmiştir.
Somut olayda ise uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 5. maddesinden kaynaklanmakta olup belirtilen yasa maddesinde icra ve iflas dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davalarına adliye mahkemelerinde bakılacağı düzenlenmiştir. Burada kastedilen mahkemelerin ise genel görevli asliye hukuk mahkemeleri olduğu açıktır.
Dosya kapsamına göre, dava ticari iş niteliğinde olmadığından davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir. Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın görev yönünden usulden reddi gerektiği halde uyuşmazlığın esasının incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmamış, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı yararına bozulmasına. Bozma nedenine göre davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davalı ... ve Kredi ... A.Ş. yararına takdir olunan 1.480,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, davalı bankadan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/12/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. 19/12/2017