5. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/665 Karar No: 2020/6760 Karar Tarihi: 22.09.2020
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/665 Esas 2020/6760 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2020/665 E. , 2020/6760 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 4. Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulü ile HMK"nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile,... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince HMK"nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılmak suretiyle yeniden hüküm kurulmuş, bu karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa arazisi niteliğindeki... İli,... Mahallesi, 2184 parsel sayılı taşınmazın arsa niteliğindeki kabulü ile emsal incelemesi yapılarak değer takdirinde bir isabetsizlik görülmediği gibi üzerindeki ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumlarına göre maktuen değer biçilmesi yöntem itibariyle yasa hükümlerine uygundur. Bu nedenle taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki; 1- Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan alanın imar planındaki konumu, yüz ölçümü geometrik durumu dikkate alındığında, hükme esas alınan bilirkişi raporunda B harfiyle gösterilen 1416.46 metre karelik kısmının da bedeline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların enkazının mal sahibi tarafından alındığı hususunda dosya içinde bilgi ve belge bulunmadığına göre kamulaştırılan ağaçların değerinden enkaz bedelinin indirilemeyeceği düşünülmeden, ağaç bedellerinin eksik tespiti, 3-Tarsus Belediye Başkanlığının 31/12/2019 tarihli cevabi yazılarından taşınmazın yeni ada ve parsel numarası aldığı anlaşıldığından, dava konusu taşınmazın son halini gösterir tapu kaydı getirtilerek infazda tereddüte yer vermeyecek şekilde idare adına tescil ve terkinine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 4-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23/10/2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01/06/2019 gün ve 30791 sayılı Resmi GAzete"de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, 5-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmünün açıklanan nedenlerle HMK"nun 371.maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 22/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.