(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2015/27969 E. , 2015/26739 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, davalı işyerinde 26.11.2013 tarihinde elektrik montaj işçisi olarak çalışmaya başladığını, iş akdinin 26.05.2014 tarihinde sendika üyeliği sebebiyle sona erdirildiğini öne sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının sendika üyeliği nedeniyle iş akdine son verildiği iddiasının doğru olmadığını, davacının kendi istek ve kararı doğrultusunda iş sözleşmesini istifa etmek suretiyle sona erdirdiğini, müvekkilini ibra ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının istifasının kendi istek ve rızasına göre hiçbir baskı altında olmadan yapıldığının duraksamaya yer vermeyen şekilde net olarak ispatlanamadığı, davacı tanıklarının aynı işyerinde çalışan ve sendikal faaliyeti nedeniyle işten çıkarılan işçiler olup davacı vekilinin sendikal nedenle iş akdinin feshedildiği iddiasını doğrular nitelikte olduğu, sendikanın yetki tespitine dair süreç devam ederken işveren tarafından baskı uygulanarak istifaya zorlanmasının ve işçinin istifasına rağmen tazminatların ödenmiş olmasının, iş akdinin geçerli neden olmadan sendikal nedene dayalı olarak feshedildiğini gösterdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan 26.05.2014 tarihli bilgisayar çıktısı şeklinde olan istifa dilekçesinde, davacı; çalışma süresi içinde doğan tüm kanuni ve akdi haklarını aldığını, işyerinden şahsi gerekçeleriyle ,kendi istek ve rızası ile herhangi bir baskı olmadan 26.5.2014 tarihinde ayrılmak istediğini ve gerekli işlemlerin yapılmasını talep ettiğini belirtmiştir. Davacı, dilekçenin altına el yazısı ile adını ve soyadını yazmış ve "" tüm yasal haklarım saklıdır "" yazarak imzalamıştır. Davacının istifa dilekçesinin altına tüm yasal haklarının saklı kaldığını şerh düşmesi ve istifa dilekçesinin mahiyeti birbiriyle çelişmekte olup davalı işveren fesih için geçerli bir nedenin varlığını kanıtlayamadığından mahkemece feshin geçersizliğine karar verilmiş olması isabetlidir.
Ancak; feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususunda yapılan araştırma ve inceleme yetersizdir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25"inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 25"inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
Dosya içeriğine göre, işyerinde fesih tarihi itibari ile çalışan, sendikaya üye olan, üyelikten çekilen, üyelikten çekilenlerden çalıştırılan, işsözleşmesi feshedilen, işten çıkarılanlardan sendikalı olan ve sendikalı olup da işyerinde çalışması devam eden işçiler olup olmadığı dosya içeriğinden net olarak anlaşılamamaktadır. Feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması için belirtilen yönlerden gerekli araştırmaya gidilmeli ve toplanacak deliller dosya içeriği ile yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup davalının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 24.12.2015 tarihinde oybirliğiyle ve KESİN olarak karar verildi.