Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekilinin 27.11.2006 tarihinde Ankara nöbetçi icra müdürlüğü aracılığıyla takibe itiraz ettiği  aynı vekilin 06.12.2006 tarihinde bizzat takip dosyasına talep açarak takibin durdurulmasını istediği, isteminin icra müdürlüğünce reddedilmesi üzerine bu işleminin iptali için icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir.
Yukarıda belirtilen dilekçeden anlaşılacağı üzere borçlu icra takibinden 27.11.2006 tarihi itibariyle haberdar olmuştur. Yasal 7 günlük sürede ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle İcra Mahkemesine başvuruda bulunmamıştır. Bu nedenle hakkındaki icra takibi kesinleşmiştir. İcra Müdürlüğü"nün işleminde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığından şikayetinin reddi yerine işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizidir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.