Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/15723 Esas 2017/2264 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15723
Karar No: 2017/2264
Karar Tarihi: 21.03.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/15723 Esas 2017/2264 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı kurumla davacı vekili arasındaki tazminat davasına ilişkin olarak İş Mahkemesinin verdiği kararın bozulmasına ilişkin yapılan başvuru sonucu Yargıtay'ın vereceği kararın düzeltilmesine dair yapılan istem kabul edilmiştir. İş Mahkemeleri Kanununun 8/3. maddesi gereğince İş Mahkemelerinden verilen kararlara ve Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalı olsa da, Yargıtay'ın yerleşmiş görüşleri doğrultusunda, maddi hataların düzeltilmesi mümkündür. Maddi hata kavramı, hukuksal değerlendirme ve denetim dışında, tamamen maddi olgulara yönelik, ilk bakışta yanılgı olduğu açık ve belirgin olan olgulara dayanır. Davacı vekilinin istemi kabul edilerek, Dairemizin maddi hataya dayalı kararının ortadan kaldırılmasına ve davalı kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddedilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise; İş Mahkemeleri Kanunu'nun 8/3. maddesi dikkate alınarak karar düzeltme yolunun kapalı olduğu, ancak Yargıtay onama ya da bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunduğu hallerde, dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür.
21. Hukuk Dairesi         2016/15723 E.  ,  2017/2264 K.

    "İçtihat Metni"





    Davacı ... Vek.Av. ... ve davalı ... Vek.Av. ... aralarındaki tazminat davası hakkında ... 3. İş Mahkemesince verilen 17/11/2015 gün ve 2015/425-735 Sayılı kararın bozulmasına ilişkin Dairemizin 19/01/2016 gün ve 2016/215-217 Sayılı ilamına karşı davacı vekili tarafından süresi içinde maddi hatanın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü.



    K A R A R

    İstem, maddi yanılgının düzeltilmesine ilişkindir.
    İş Mahkemeleri Kanununun 8/3. maddesi gereğince İş Mahkemelerinden verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak Yargıtay onama ya da bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunduğu hallerde, dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür. Zira maddi yanılgıya dayalı olarak verilmiş onama ya da bozma kararları ile hatalı biçimde hak sahibi olmak, evrensel hukukun temel ilkelerine ters düştüğünden karşı taraf yararına sonuç doğurmamalıdır. Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri de bu doğrultudadır.
    Maddi yanılgı kavramından amaç; hukuksal değerlendirme ve denetim dışında, tamamen maddi olgulara yönelik, ilk bakışta yanılgı olduğu açık ve belirgin olup, her nasılsa, inceleme sırasında gözden kaçmış ve bu tür bir yanlışlığın sürdürülmesinin kamu düzeni ve vicdanı yönünden savunulmasının mümkün bulunmadığı, yargılamanın sonucunu büyük ölçüde etkileyen ve çoğu kez tersine çeviren ve düzeltilmesinin zorunlu olduğu açık yanılgılardır.
    Uygulamada zaman zaman görüldüğü gibi, Yargıtay denetimi sırasında, uyuşmazlık konusuna ilişkin maddi olgularda, davanın taraflarında, uyuşmazlık sürecinde, uyuşmazlığa esas başlangıç ve bitim tarihlerinde, zarar hesaplarına ait rakam ve olgularda ve bunlara benzer durumlarda; yanlış algılanma sonucu, açık ve belirgin yanlışlıklar yapılması mümkündür. Bu tür açık hatalarda ısrar edilmesi ve maddi gerçeğin göz ardı yapılması, yargıya duyulan güven ve saygınlığı sarsacağı gibi, adalete olan inancı ortadan kaldırır ve yok eder.
    Bu nedenledir ki, Yargıtay bu güne değin maddi yanılgının belirlendiği durumlarda soruna müdahale etmiş baştan yapılmış açık maddi yanlışlığın düzeltmesini kabul etmiştir. Kaldı ki kimi açık maddi yanılgıya dayalı ve yanlışlığı son derece belirgin haksız ve adaletsiz sonuçların giderilmesi kamu düzeni açısından zorunludur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2002/10-895E ve 2002/838K, 2003/21-425E ve 2003/441K sayılı kararları da bu doğrultudadır.
    Mahkemenin davanın kısmen kabulüne dair kararının bozulmasına ilişkin Dairemizin 19/01/2016 tarih 2016/215 Esas ve 2016/217 Karar sayılı kararında maddi hatanın söz konusu bulunduğu anlaşılmakla maddi hatanın giderilmesi gerekmiştir.



    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1- Davacı vekilinin isteminin kabulü ile Dairemizin maddi hataya dayalı 19/01/2016 tarih 2016/215 Esas ve 2016/217 Karar sayılı BOZMA kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı Kurum vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 21/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.