MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında 2007 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın şirkette müdürlük görevinin olmadığını sadece çalışan olduğunu, şirketteki işinin gelen malın kalitesi, zamanında teslimi işleri ile ilgilendiğini, suçlamaları kabul etmediği, sahte fatura kullanmadığını savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından,
1- Sahte oldukları iddia edilen faturaları düzenleyen mükellefler hakkında sahte fatura düzenlemekten dava açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığı da dikkate alınarak faturaları düzenleyen mükellefler ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde gerekli görülmesi halinde bilirkişi incelemesi yaptırılması,
2- Tüzel kişilerde vergi kanunları yönünden sorumluluk 213 sayılı Kanun’un 10. ve 333. maddelerinde düzenlenmiş ve aynı Kanun’un 359. ve 360. maddelerinde öngörülen cezaların bu fiilleri işleyenler hakkında hükmolunacağı öngörülmüştür. Tüzel kişilerin birden fazla kanuni temsilci bulunup da suç, eylem ve fikir birliği içinde işlenmemiş ise sorumluluğun, cezanın şahsiliği ilkesine bağlı olarak temsil yetkisinin bölüşümündeki ağırlık ve sınırlara göre suçun şeklî sorumlusuna değil, ayrıntısını bilen ve oluşumunda rolü olan temsilciye ait olacağı dikkate alınarak, bu kapsamda araştırma yapılarak sanığın sorumluluğunun ve suça ne şekilde katıldığının belirlenmesi,
3-.... Elektrik Elekpal ve Harf. San. Tic. Ltd. Şti.’nin 09.05.2007 ve 17.11.2011 tarihleri arasında yetkilisi olan ....hakkındaki 2007 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarından vergi inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin, verilmiş bir mütalaa ve açılmış bir davanın bulunup bulunmadığının araştırılması, dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması, ayrıca ....’nin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendisinden şirketin işleri ile fiilen kimin ilgilendiğinin sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
4- Kabule göre; de
a) Suça konu faturaların en son 2007 Aralık, 2010 yılı Mart ayı KDV beyannamelerinde kullanılmaları nedeniyle “25.01.2008 ve 25.04.2010” olan suç tarihlerinin, gerekçeli karar başlığında “2007-2010” şeklinde eksik yazılması,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 09.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.