6. Ceza Dairesi 2015/6892 E. , 2016/30 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık ... savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre tayin edilen günde yapılan duruşma sonunda gereği görüşülüp düşünüldü;
Her ne kadar 18 yaşından küçük olduğu anlaşılan yakınanın dinlenilmesi sırasında 5271 sayılı CMK’nın 52/3-a ve 236/3.maddelerinde yer alan düzenlemelere uyulmamış ise de; söz konusu düzenlemelerin temel amacı, olayın aynı zamanda tanığı olan çocuk yakınanların ifadelerinin, olayın aydınlatılmasında tek başına önem arz ettiği durumlarda, diğer tanıklarla ya da sanıkla yüzleştirme yapılabilmesi amacıyla rahatça ve serbest bir şekilde alınmasını sağlamak; gerek duyulmadığı takdirde de bir daha mahkeme huzuruna çıkarılmasını önlemektir. Zira çocuk yakınanların yargılama sırasında her duruşmada hazır bulunmasını istemek, onların yaşadıkları olayların olumsuz etkilerinden kurtulmasını zorlaştırmak anlamına gelmektedir. Somut olayda yakınanın ifadesi, 21/05/2015 tarihli oturumda sanığın da hazır bulunduğu ortamda alınmış ve yakınanın beyanlarına karşı sanıktan diyecekleri sorularak söz konusu maddelerde amaçlanan çelişmeli yargılama ilkesinin gereği yerine getirilmiştir. Bu itibarla, yakınanın baroca atanan vekili huzurunda usulüne uygun bir şekilde duruşmaya çağrılarak dinlenildiğinin anlaşılması karşısında, yakınanın yeniden duruşmaya getirtilerek beyanının alınmasında bir yarar görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak olunmamıştır.
Soruşturmanın sonuçlarını içeren tutanaklar, belgeler ve duruşmalı inceleme sırasında ileri sürülen savunma doğrultusunda yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen dava konusu eylemin yasada öngörülen suç tipine uygun olarak nitelendirildiği,
İddiaya, savunmalara ve toplanıp karar yerinde gösterilen yeterli kanıtlara göre belirtilen suçun sanık tarafından işlendiği,
Soruşturma ve kovuşturma aşamalarında ileri sürülen iddia, itiraz ve savunmaların incelenip tartışıldığı ve kanıtlara uygun olarak değerlendirildiği,
Yasal ve takdiri arttırıcı ve indirici nedenlerin gözetildiği,
Duruşma sonunda oluşan vicdani kanı ve uygulama maddeleri uyarınca, cezaların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz dilekçesinde ve sanık savunmanı Avukat ...’nün duruşmada ileri sürdüğü tüm itiraz ve savunmaları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddenin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ilişkin üye ..."un muhalefetine karşın oyçokluğuyla alınan karar, 20.01.2016 gününde Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..."in katıldığı oturumda, sanık ve savunmanlarının yokluklarında açıkça ve yöntemince okunup anlatıldı.
KARŞI OY :
Suç tarihi 6.12.2013 olup, mağdur 8.1.2001 doğumludur. Suç tarihi itibariyle 12 yaşında olan mağdurun, 25.2.2014 ve 21.5.2014 günlü oturumlarda dinlenmesi sırasında psikoloji, psikiyatri, tıp veya eğitim alanında uzman bir kişi bulundurulmaması CMK.nın 236/3 ve bu anın kayda alınmaması aynı Kanun"un 52/3. maddelerine aykırı olduğundan, sanık ... ve savunmanlarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu nedenlerle diğer yönleri incelenmeksizin bozulması gerektiği görüşündeyim.
(Muhalif Üye)