13. Ceza Dairesi 2016/11642 E. , 2018/1118 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I)Sanık hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanık hakkında kurulan hükümlerde tekerrüre esas alınan ilamın 5237 sayılı TCK"nın 191/1. maddesine ilişkin olduğu ve anılan maddede 28.06.2014 tarihinde değişiklik yapıldığı gözetildiğinde; söz konusu ilamın getirtilip tekerrür koşullarının oluşup oluşmadığı infaz aşamasında gözetilebileceğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarında TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerden “b” bendinin çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II)Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
1)Dosya kapsamında toplanan deliller, olay yeri tutanağı, müşteki beyanı ve sanığın açık pencereden içeri girdiği yönündeki samimi ikrarı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın müştekinin sorumlusu olduğu iş yerine mutfak pencere pimapenini zorlayarak girdiği olayda, tutanaklara göre pencerede zorlama izi olduğunun belirtildiği, zorlama izinin tek başına zarar sayılamayacağı, söz konusu iz dışında pencerede ve pimapeninde herhangi bir zararın oluşup oluşmadığının müştekiden sorularak sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre;
2)Sanık hakkında kurulan hükümde tekerrüre esas alınan ilamın 5237 sayılı TCK"nın 191/1. maddesine ilişkin olduğu ve anılan maddede 28.06.2014 tarihinde değişiklik yapıldığı gözetildiğinde; söz konusu ilamın getirtilip tekerrür koşullarının oluşup oluşmadığının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 1412 Sayılı CMUK"nun 326/son. maddesi gereği ceza süresi yönünden sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 05.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.