Esas No: 2017/24858
Karar No: 2020/9464
Karar Tarihi: 06.10.2020
Kamu kurum ve kuruluşları vb tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/24858 Esas 2020/9464 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların, araç dolandırıcılığı suçundan yargılandığı davada, sanıkların savunmaları, katılanın beyanları ve dosya kapsamından suç unsurlarının gerçekleşmediği sonucuna varılması nedeniyle sanıkların beraatına karar verilmiştir. Ancak, sanık tarafından vekil ile temsil edilmesi nedeniyle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre belirlenen 3.000 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine karar verilmiştir. Kararın dayandığı kanun maddeleri ise 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi ve 322. maddesi'dir.
15. Ceza Dairesi 2017/24858 E. , 2020/9464 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşları, vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler katılan vekili ve vekalet ücreti ile sınırlı olarak sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinden önce sanık ..."ın, adına tescilli olan 34 MSS 92 plaka sayılı aracını gayrı resmi olarak 10.000 TL peşin kalanı taksitler halinde ödenmek koşuluyla 36.000 TL karşılığında katılana sattığı, katılanın elden ödenen peşinat haricinde banka havalesi ile toplam 9.400 TL. sanık ..."a ödemede bulunduğu, diğer taraftan sanık ..."nun, sanık ... hakkında 2.000 TL alacağına karşılık 21/05/2010 tarihinde ilamsız takipte bulunduğu, icra takibi başladıktan 3 gün sonra borçlu/sanık ..."ın icra müdürlüğüne başvurarak ödeme emrini tebellüğ ettiği ve borca itiraz etmediği ve her iki sanığın suça konu araç kaydına haciz konulmasını ayrı ayrı talep ettikleri, ertesi gün aracın yakalandığı ve aynı gün alacaklı/sanık ..."in tekrar icra müdürlüğüne başvurarak haricen tahsil nedeniyle haczin kaldırılmasını talep etmesi ve aracın sanık ... tarafından teslim alındıktan sonra katılana iade edilmediği, bu itibarla sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket etmek suretiyle üzerlerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanıkların savunmaları, katılan beyanları ile tüm dosya kapsamından, taraflar arası ilişkinin hukuki ilişki niteliğinde olduğu, dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının somut olayda gerçekleşmediği, sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kendisini vekille temsil ettiren sanık ... lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre maktu vekalet ücreti takdir edilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün ilgili kısmına "sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 3.000 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesi" fıkrasının eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.