14. Hukuk Dairesi 2019/4597 E. , 2019/8554 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.12.2013 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili; davalıların murisi ..."nın kök muris ..."dan intikal eden 246 ve 513 parsel sayılı taşınmazlardaki miras hissesini ... Noterliği"nin 09.09.1999 tarihli 5290 yevmiye sayılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle müvekkiline satmayı vaat ettiğini, taşınmaz üzerindeki her türlü hakkını ve zilyetliğini devrettiğini, kadastro tespiti esnasında 513 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının Hazine üzerine tespit edildiğini, bu hususa itiraz edilmesi ve dava açılması üzerine ifraz edilerek ayrı bir parsel numarası verilen 1026 parselin de ... ve eşi ... adına tesciline karar verildiğini, satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı tarihte dava devam ettiği için 1026 parselin sözleşmeye yazılmadığını, dava konusu 246, 513 ve 1026 parsel sayılı taşınmazların mevcut ... adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile, 246 parsel ile 513 parsel sayılı taşınmazlardaki tapu maliki ..."dan davalılar murisi ..."ya intikal edecek miras hisselerinin davalılardan iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
Somut olaya gelince; davaya konu ... Noterliğinde düzenlenen 09.04.1999 tarihli 5290 yevmiye sayılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde ..., bil cümle muris ve murisi evvellerinden intikalen gelen ve gelecek olan ... İli, ... İlçesi, 246 ve 513 parsel numaraları ile kayıtlı taşınmazlarda bulunan miras hak ve hisselerinin tamamını 2.000.000.000 TL bedel ile ..."ya satmayı vadettiği, bu bedelin tamamını aldığı, zilyetliğini devrettiği, ..."nın da satın almayı vadettiğinin yazılı olduğu görülmektedir.
Dosya içerisindeki tapu kayıtları incelendiğinde; 246 parsel sayılı taşınmazın ... Mirasçıları ..., 513 parsel sayılı taşınmazın ... Mirasçıları ..., 1026 parsel sayılı taşınmazın ... Mirasçıları ... adına 1/2 ve diğer tapu kayıt malikleri adına kayıtlı olduğu görülmektedir.
... 1. Kadastro Mahkemesi"nin 31.07.2002 tarihli 1974/171 E. 2002/45 K. sayılı kararı ile A harfi ile gösterilen 22.982 m2 yüz ölçümlü kısmın 513 parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilmek suretiyle köyün en son parsel numarası verilerek ... ve ... mirasçıları adına 1/2 hisseli olarak dosya içerisindeki miras hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, bu kararın 29.01.2004 tarihinde Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği görülmüştür. Ayrıca ... Kadastro Biriminin 01.06.2015 tarihli yazısında, 1026 numaralı parselin ... 1. Kadastro Mahkemesi"nin 1974/171 E. ve 2002/45 K. Sayılı ilamına istinaden 513 numaralı parselin ifrazından doğduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine konu 513 parsel sayılı taşınmazın kadastro mahkemesi kararı ile ifraz edildiği, 1026 parsel sayılı taşınmazın adı geçen parselden ifrazen oluştuğu ve sözleşme kapsamında kaldığı iddiası karşısında mahkemece taraf delilleri de toplanarak bu parsel hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, kararda 1026 parsel sayılı taşınmazdan hiç bahsedilmemesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.