
Esas No: 2016/252
Karar No: 2017/8350
Karar Tarihi: 14.12.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/252 Esas 2017/8350 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 30/09/2011 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; 12/06/2011 tarihinde yapılacak olan genel seçimlerden kısa bir süre önce davalılar tarafından, büyük puntolarla yazılmış "..." başlığı ile asılsız bilgi, iftira, karalama ve hakaretlerle dolu broşürün ... halkına dağıtıldığını, söz konusu broşür içeriğinde, müvekkili ..."nin ... Belediye Başkanlığı görevini yaparken ... Belediyesi ihalelerinin usul ve yasaya aykırı olduğu, istediği kişiye ihale verdiği, bu sebeple kendisine, yakın çevresine ve partililerine yarar sağladığı, yasal yetkilerini kendisinin ve partililerinin çıkarı doğrultusunda kullandığı, bütün bunların sonucunda müvekkilinin dokunulmazlık zırhını elde etmek için ..."den kaçtığının iddia edilerek kişilik haklarına saldırıda bulunulduğundan bahisle manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili; dava konusu edilen broşürün kampanya döneminde bazı parti gönüllüleri tarafından bastırılıp dağıtıldığını, seçim döneminde davacının konumundaki bir adayın geçmişinin araştırılması, rakipleri tarafından sert uslupla eleştirilmesinin olağan olduğunu, bu durumun ifade özgürlüğünün ve demokrasinin gereği olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, kişilik hakları saldırıya uğrayan davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dava konusu ifadeler, 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan genel milletvekili seçimi öncesinde bastırılıp dağıtılan seçim broşüründe yer almakta olup, broşür bir bütün olarak değerlendirildiğinde; kullanılan söz ve ifadelerin eleştirel mahiyette olduğu, ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı, özle biçim arasındaki dengenin bozulmadığı ve davacının kişilik haklarına bir saldırı bulunmadığı anlaşılmakla istemin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.