Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2948
Karar No: 2020/1206
Karar Tarihi: 27.02.2020

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2019/2948 Esas 2020/1206 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)21. Hukuk Dairesi         2019/2948 E.  ,  2020/1206 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Gebze 5. İş Mahkemesi

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    K A R A R

    A)Davacı İstemi:
    Dava, davalı işyerinde 15.03.2011-27.07.2011 tarihleri arasında aylık net 2.250,00- TL ücretle çalıştığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
    B)Davalı Cevabı:
    Davalı... İmalat San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; makine mühendisi olan davacıyla iş görüşmesi yapıldığını ve işe kabul edildiğini, diploma ve gerekli diğer belgeleri tamamlamasının istenildiğini ancak tamamlamadığını, sonrasında yüksek lisans sınavlarına gireceğinden bahisle 1 ay daha işe gelmediğini, fiilen işyerinde hiç çalışmadığını, bu durumun ÇSGB Kocaeli Bölge Müdürlüğünün 05.10.2011 tarihli tutanağıyla da sabit olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı SGK vekili ; Kurum kayıtlarına göre davacı adına bildirim bulunmadığını, iddianın Kurum kayıtlarına eşdeğer belgelerle ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı:
    İlk Derece Mahkemesince ; “Dinlenen tanık beyanları, dosya içindeki diğer bilgi ve belgeler ile davacı ile şirket yetkilileri arasındaki yazışmalar ve diğer belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davacının dava konusu ettiği 15.03.2011-27.07.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde , aralıklı çalıştığı, ancak davacının, lisans diplomasını 12.07.2012 tarihinde almış olduğu , dava konusu ettiği tarihlerde öğrenciliğinin devam ettiği, sınavlar için arada izin alarak okula gelmediği yolundaki tanık beyanlarına göre çalışmanın aralıklı olduğu ve sınava girdiği tespit edilen 09-10-11-12-13-14-15-16-nisan 2011 tarihlerinde, 6-7-8-9-10-15- 16-17- haziran 2011 tarihlerinde, 28-29-30 Haziran ve 1 temmuz tarihlerinde çalışmadığı, davacının dava konusu ettiği 15.03.2011-17.07.2011 tarihleri arasındaki kuruma bildirilmesi gereken PEK tutarının; bahsi geçen günler tenkis edilmek sureti ile ” gerekçesiyle
    “ 1-Davanın kısmen kabulü ile, davacının davalı iş yerinde,
    a-2011 yılı, 3. ayında 15 gün çalıştığının tespitine, bildirilmesi gereken prime esas kazancın 1.570,00 TL ,
    b-2011 yılı, 4. ayında 23 gün çalıştığının tespitine, bildirilmesi gereken prime esas kazancın 2.407,33 TL ,
    c-2011 yılı, 5. ayında 30 gün çalıştığının tespitine, bildirilmesi gereken prime esas kazancın 3.140,00 TL ,
    d-2011 yılı, 6. ayında 15 gün çalıştığının tespitine, bildirilmesi gereken prime esas kazancın 1.570,00 TL ,
    e-2011 yılı, 7. ayında 13 gün çalıştığının tespitine, bildirilmesi gereken prime esas kazancın 1.360,67 TL, olduğunun tespitine,
    2-Fazlaya ilişkin talebin reddine, ” karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu;
    Davalı... İmalat San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; davacının iş görüşmesinde kendisini makine mühendisi olarak tanıttığını, ancak yargılama esnasında Teknik Eğitim-Otomotiv Öğretmenliği bölümünden mezun olduğunun anlaşıldığını, davacının iş görüşmeleri sırasında şirketin taşınmakta olduğunu, davacıların kendisinden talep edilen diploma vs belgeleri ibraz etmemesi, sınavları için sürekli izin istemesi nedeniyle çalışmaya hiç başlamamış olan davacıyla çalışmaktan vazgeçildiğini, mahkemece emsal ücret araştırmasının davacının makine mühendisi olduğunun kabulü ile yapıldığını, davacının mahkemeyi dahi aldattığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun çelişkili tanık beyanlarına dayandırıldığını, bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmediğini,
    Davalı SGK vekili, davacı adına işe giriş bildirgesi ve dönem bordrosu bulunmadığını,ücret iddiasının yazılı delille ispatlanamadığını, eksik inceleme yapıldığını, eksik prim bildiriminden kurumun sorumlu tutulamayacağını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
    D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı:
    Bölge Adliye Mahkemesince “Kurumun 1088112 sicil numarasında işlem gören davalı işyerinin 28.01.2011 tarihinde yasa kapsamına alındığı, faal olduğu, davacının tesbiti istenilen dönemde sigorta bildiriminin bulunmadığı, davacının 12.09.2011 tarihinde ÇSGB Kocaeli Bölge Müdürlüğü"ne şikayet dilekçesi vererek işyerinde 4.5 aylık ücretinin verilmediğini ve habersiz işten çıkarıldığını belirttiği, kurumun herhangi bir tespit yapamadığı, dava dilekçesi ekinde mail yazışmalarının sunulduğu, şirket adına ... tarafından davacıya gönderilen mailde 09.03.2011 günü yaptıkları görüşme sonucu iş şartlarının belirlendiği, 14.03.2011 tarihine kadar şartları değerlendirerek şirkete iletmesinin bildirildiği, şartların, 15.03.2011 tarihinden itibaren 1 ay deneme süresi, deneme süresi sonunda karşılıklı devam kararı verildiği taktirde 2.250,00 TL ücret olarak belirlendiği,davacı tarafından 23.05.2011 tarihinde ...@....com adresi ile Sanayi Bakanına 23.05.2011 tarihli fabrika açılışına davet yazısı gönderildiği, mahkemece bordrolu tanıkların dinlenildiği, dinlenen tanıkların davacının davalı işyerinde fiilen çalıştığı yönünde beyanda bulundukları, dinlenen tanıkların beyanları ve mail yazışmaları doğrultusunda davacının işyerinde fiili çalışma iddiasının ispatlandığı, mahkemece davacının sınav belgelerine göre sınava girdiği tarihlerde çalışmadığının kabulü ile bu süreler dışlanarak tesbit hükmü kurulduğu, buna karşı davacının bir istinafının olmadığı, taraflar arasında kararlaştırılan ücretin 2.250,00 TL olarak belirlenmesi sebebiyle prime esas ücret tespitinde de bir hata bulunmadığı anlaşılmakla davalı işveren ve davalı SGK "nun istinaf başvurularının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. ” gerekçesiyle
    “ 1-Davalı ...."nin ve davalı SGK"nun istinaf başvurularının esastan reddine, ” karar verilmiştir.
    E)Temyiz:
    Davalı Kurum vekili “ davalı iş yerinde davacı adına verilmiş işe giriş bildirgesine rastlanmamış olup yine davacı yan adına düzenlenmiş dönem bordrosu da mevcut değildir. Davacı yan çalışmalarının asgari ücretin üzerinde olduğunu iddia etmiş yerel mahkeme bu talebini de kabul etmiştir. Ancak davacı yanın asgari ücretin üzerinde çalıştığı iddiasının ispatlayacak yazılı delil bulunmamaktadır. Kaldı ki müvekkil kurum işveren tarafından kuruma bildirilen ücret üzerinden prim tahsilatı yapmakta; işveren tarafından eksik bildirilen ücret söz konusu ise müvekkil kurum açısından sorumluluk bulunmamaktadır. ” gerekçeleriyle temyiz yoluna başvurmuştur
    Davalı şirket vekili ; “Davacı taraf, müvekkil şirkette makine mühendisi olduğunu beyan etmesi üzerine işe kabul edilmiştir. Ancak yargılama sırasında 2012 yılında Kocaeli Üniversitesi Teknik Eğitim- Otomotiv Öğretmenliği bölümünden mezun olduğu anlaşılmıştır. Davacı, müvekkil şirket bünyesinde çalıştığını iddia ettiği dönemde makine mühendisi değildir, Teknik Eğitim- Otomotiv Öğretmenliği bölümünde öğrencidir. Davacı tarafın kendi kusurundan kaynaklı olarak SGK girişinin yapılamamış olmasının yaptırımına müvekkil şirketin katlanması yasalara ve hukuka aykırıdır. Davacı yan her ne kadar müvekkil şirkette çalıştığını iddia etmekte ise de; davacının iş görüşmesi yaptığı tarihlerde müvekkil şirketin işyerini taşıyor olması, davacı tarafın yüksek lisans dersleri ve sınavları için sürekli izin istemesi yine davacıdan talep edilen diploma-mezuniyet belgesi-SGK girişi için ihtiyaç duyulan diğer belgelerin istenmesi üzerine diploma ve işe giriş belgelerini toplama, hastalık vb. Sebeplerle davacının sürekli izin kullanması nedenleriyle davacının müvekkil şirket bünyesinde fiili olarak çalışması olmamıştır.” gerekçeleriyle temyiz yoluna başvurmuştur
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2- Dava; davalı işyerinde 15.03.2011-27.07.2011 tarihleri arasında aylık net 2.250,00- TL ücretle çalıştığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
    Hüküm davalı şirket ve Kurum tarafından temyiz edilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/8. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
    Hizmet tespiti davaları, niteliği gereği çalışma olgusunun her türlü delille ispatlanabilmesine imkan tanımasına karşılık, ücretin ispatında bu denli serbestlik söz konusu değildir. Ücretin ispatında Hukuk Genel Kurulunun 20.10.2010 tarihli, 2005/21-409 E., 2005/413 K.; 19.10.2011 tarihli, 2010/10-480 E. 2010/523 K.; 19.06.2013 tarihli, 2011/10-608 E., 2011/649 K.; ve 19.06.2013 tarihli, 2012/10-1617 E., 2013/850 K. sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 288. (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 200.) maddesinde yazılı sınırları aşan, ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır.
    Ücret miktarı HUMK’nın 288. (HMK"nın 200.) maddesinde belirtilen sınırları aşıyorsa, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe haiz olarak düzenlenmiş bulunmak kaydıyla, işçinin imzasının bulunduğu aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle ispatı mümkündür.
    Yazılı delille ispat sınırın altında kalan miktar için veya bu miktar üzerinde olsa bile varlığı iddia edilen çalışmanın öncesine ve sonrasına ait yazılı delil başlangıcı sayılabilecek belgelerin bulunması hâlinde tanık dinletilmesi mümkündür (1086 sayılı HUMK m. 292 (6100 sayılı HMK m. 202).
    Ücret miktarı HMK’nın geçici 1. maddesinin 2. fıkrası delaletiyle HUMK"nın 288. (HMK"nın 200.) maddesinde belirtilen sınırları aşıyorsa, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe haiz olarak düzenlenmiş bulunmak kaydıyla işçinin imzasının bulunduğu aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle ispatı mümkün olduğundan, buna göre araştırma yapılması gerekmektedir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden;davalı işyerinden davacı adına verilmiş işe giriş bildirgesinin bulunmadığı, davacının hizmet cetvelinde tespiti istenilen dönemde sigorta bildirimi bulunmadığı, 07/03/2006 tarihinde dava dışı işyerinde 4/a çalışmasının başladığı, bundan sonra 16/09/2013 tarihinden itibaren 4/a çalışmasının bulunduğu, dosyada ücret bordrosu ya da ödeme makbuzu bulunmadığı, dinlenen 7 tanığın da bordro tanığı olduğu, tanıkların iddiayı doğruladıkları, 1088112 sicil numaralı davalı işyerinin 28.01.2011 tarihinde yasa kapsamına alınmış, faal işyeri olduğu, emsal ücret araştırması yapıldığı, davacı tarafından 23/05/2011 tarihli mail ile Sanayi Bakanlığına fabrika açılışına katılması için gönderdiği davetiye çıktısının sunulduğu, şirket adına ... tarafından davacıya gönderilen mailde 09.03.2011 günü yaptıkları görüşme sonucu iş şartlarının belirlendiği, 14.03.2011 tarihine kadar şartları değerlendirerek şirkete iletmesinin bildirildiği, şartların, 15.03.2011 tarihinden itibaren 1 ay deneme süresi, deneme süresi sonunda karşılıklı devam kararı verildiği taktirde 2.250,00 TL ücret olarak belirlendiği, mail çıktısının sunulduğu, Kocaeli Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesinden davacının sınav tarihlerinin gönderildiği, Mahkemece bu tarihler dışlanarak hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Mahkeme kararının hizmet tespitine ilişkin kısmının isabetli olduğu, prime esas kazanca ilişkin talebin ise 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 288. ve 292. (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 200. ve 202.) maddelerindeki hükümler çerçevesinde ispat edilmesi gerektiği ve sadece tanık beyanları veya emsal ücret araştırması yapılarak sonuca gidilmesinin hukuka uygun olmadığı, davacının iddiasının ancak yazılı belgelerle kanıtlanabileceği ve dosyada bu iddiayı ispatlayacak mahiyette yazılı delil bulunmadığı anlaşıldığından,ücret yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Bölge Adliye Mahkemesince davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı kaldırılmasına ve ilk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    G)SONUÇ:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde davalılardan... İm.San. Tic.Ltd.Şti"ne iadesine,27/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi