20. Hukuk Dairesi 2016/11372 E. , 2018/7823 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu ...köyünde kain 2268,23 m2 yüzölçümlü 170 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ve 1338,26 m2 yüzölçümlü 170 ada 7 parsel sayılı taşınmaz fındıklık vasfıyla davalı adına tespit ve tescil edilmiştir.
Davacı vekili; ... mevkii, 170 ada 2 parsel ve 170 ada 7 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile "orman" vasfıyla Hazine adına tapuya tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı yan davanın reddini istemiştir.
... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/120 E. - 2014/44 K., 20/03/2014 tarihli ilamı ile verilen kısmen kabul kısmen red kararının davacı Orman ve davalı tarafından temyizi neticesinde; Dairemizin 06/04/2015 tarih, 2015/894 E. - 2015/2546 K. sayılı ilamı ile "Sorunun çözümünün kesinleşen orman kadastro haritasının uygulanması suretiyle yapılması gerekecektir. Mahkemece, tahdit haritaları yöntemince uygulanmadan karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak keşifte, 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı "orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır." hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin "Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı; yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunamayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli; anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır
noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazların orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve açıklayıcı harita alınmalı; ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı yönetmelikler ile teknik izahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek, kesinleşmiş tahdit içinde kalan kısma yönelik davanın kabulüne, tahdit dışında kalan kısma yönelik davanın ise reddine dair bir karar verilmelidir." gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma sonrası 2015/121 E. sayılı dosya numarası ile devam eden yargılama sonunda mahkemece; davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; Düzce ili, Yığılca ilçesi, Redifler köyü, Asarlık mevkiinde bulunan 170 ada 2 nolu parselin 11/01/2016 tarihli fen bilirkişilerine ait raporunda (A) harfi ve yeşil renkli gösterilen 739,43 m²"lik kısmının orman vasfıyla ayrı bir parsel numarası alarak Hazine adına kayıt ve tesciline, (B) harfi ve sarı renkle gösterilen 1528,80 m2"lik kısmının ise davalı üzerinde bırakılmasına, karara fen bilirkişilerinin raporunun eklenilmesine ve davacının Düzce ili, Yığılca ilçesi, Redifler köyü, Asarlık mevkiinde bulunan 170 ada 7 nolu parsele ilişkin açmış olduğu davanın reddine karar verilmiş, karar davacı Orman Yönetimi vekili tarafından, süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen tahdide dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Yığılca ilçesi, Merkez beldesinde bulunan ormanların kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması yapılarak 03.04.1978 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir. Yığılca ilçesi, Redifler köyünün ise 2006 yılında 5304 sayılı Kanun değişikliklerine göre kadastrosu yapılmış ve dava konusu 170 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ve 170 ada 7 parsel sayılı taşınmazlar fındıklık vasfıyla davalı adına 15.11.2006 tarihinde tespit edilmiş ve 19.01.2007 tarihinde kesinleşmiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 7139 sayılı Kanununun 33. maddesi uyarınca Orman Yönetiminden harç alınmasına yer olmadığına 03/12/2018
gününde oy birliği ile karar verildi.