Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1986
Karar No: 2019/5296
Karar Tarihi: 09.09.2019

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/1986 Esas 2019/5296 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir sanığın uyuşturucu madde bulundurma suçundan beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararını ihlal etmesi nedeniyle açılan dava sonucu, mahkemenin davanın düşürülmesine karar vermesinin yanlış olduğunu ve durma kararı verilmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme, davada hüküm karışıklığı oluştuğunu ve kararın infaz edilemez olduğunu söyledi. Kararın ayrıntılarını belirtmek için, Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223. maddesine atıfta bulunuldu.
10. Ceza Dairesi         2019/1986 E.  ,  2019/5296 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığının, 18/04/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki kamu davasının düşürülmesine dair...12. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2017 tarihli ve 2015/369 esas, 2017/205 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 03/05/2019 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Sanık hakkında, 15/09/2014 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği,
    2- Tedbirin infazı sırasında sanığın tedbirinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar ettiği gerekçesiyle erteleme kararı kaldırılarak dava açıldığı,
    3- Yapılan yargılama sonucunda,...12. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2017 tarihli ve 2015/369 esas, 2017/205 sayılı kararıyla "...sanığın ilk çağrı kağıdı tebliğine rağmen kuruma başvurmadığından dosyasının iade edildiği, bu hali ile ısrar şartının gerçekleşmediği..." gerekçesiyle, “kamu davasının düşürülmesine” ve “karar kesinleştiğinde sanık hakkındaki denetimin devam edip etmeyeceği hususunda gereğinin takdiri ve ifası için...C.Başsavcılığına müzekkere yazılmasına” karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 22/12/2015 tarihli ve 2015/1717 esas, 2015/33429 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, sanığa 10 gün içinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren tebligatın yapılması ve sanığın başvuruda bulunmaması üzerine, yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için sanığa "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata rağmen de başvuruda bulunmadığı takdirde sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerine uymamakta ısrar edeceği nazara alındığında, somut olayda, sanık hakkında 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verildiği, 191/3. maddesi gereğince bir yıl denetimli serbestlik süresi belirlendiği, erteleme kararını müteakip denetimli serbestlik müdürlüğünce çağrı yazısının 09/04/2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, sanığın denetimli serbestlik müdürlüğüne yasal süre içinde başvurmaması üzerine, ihtarlı uyarı yazısının 05/05/2015 tarihinde bilinen son adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanun"un 21/2 maddesi gereğince tebliğ yapıldığı, ancak ihtarlı uyarı yazısının ilk olarak şüphelinin bilinen son adresine tebliğ edilmesi, tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde ise anılan Kanun"un 21/2. maddesi gereğince tebliğ ./..

    işlemlerinin yapılması gerektiği, sanığın bilinen son adresinde anılan Kanun"un 21/2. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, mahkemece ısrar şartının gerçekleşmediği kanaatine varılması durumunda, Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 14/09/2015 tarihli ve 2015/8259 esas, 2015/3572 karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere, 5271 sayılı Kanun’un 223/8-2. cümlesi uyarınca durma kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde düşme kararı verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek,...12. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2017 tarihli ve 2015/369 esas, 2017/205 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde, "Kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ... hâlinde, hakkında kamu davası açılır. " hükmüne yer verilmiştir.
    CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrasında, "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." hükmü öngörülmüştür.
    Bu nedenle, dosya kapsamında mevcut delil durumu ve Mahkemenin takdirine göre, TCK’nın 191/4. maddesi uyarınca kovuşturma şartının gerçekleşmediğinin anlaşılması durumunda Mahkeme tarafından CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesi gereğince bu şartın gerçekleşmesini beklemek üzere “davanın durmasına” karar verilmesi gerekirken, “davanın düşmesine” karar verilmesinin yasaya aykırı olduğu gibi, CMK’nın 223. maddesinde sayılıp davanın esasını çözen karar türlerinden “düşme” kararı ile yargılama sonlandırıldığı ve "düşme” kararının sonucu olarak sanığın bütün yükümlülüklerinin ortadan kalkması gerektiği halde, "düşme" kararı verildikten sonra ayrıca “sanık hakkındaki tedbirin infazının devamına” karar verilerek hüküm karıştırıldığından, kararın infaz kabiliyetinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
    Açıklanan nedenlerle, somut olayda kovuşturma şartının gerçekleşmediğinin anlaşılması durumunda Mahkeme tarafından CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesi gereğince bu şartın gerçekleşmesini beklemek üzere “davanın durmasına” ve denetimli serbestlik dosyasının infazına devam edilebilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, “kamu davasının düşmesine” karar verilerek davanın esasını çözen bir kararla yargılama sonlandırıldıktan sonra, sanki durma kararı verilmişcesine “sanık hakkındaki tedbirin infazının devamına” karar verilerek hükümde çelişkiye neden olunması ve hükmün karıştırılması yasaya aykırı olduğundan, hükmün karıştırılması halinde Mahkemenin iradesi açık şekilde ortaya çıkmadığı için kazanılmış haktan da söz edilemeyeceğinden kanun yararına bozma talebi bu yönüyle ve değişik gerekçeyle kabul edilmiştir.
    D) Karar :
    Açıklanan nedenlere göre; kamu davasının düşürülmesine ilişkin...12. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2017 tarihli ve 2015/369 esas, 2017/205 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 09.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi