Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2701 Esas 2017/5238 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2701
Karar No: 2017/5238
Karar Tarihi: 18.10.2017

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2701 Esas 2017/5238 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2017/2701 E.  ,  2017/5238 K.

    "İçtihat Metni"

    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında, İstanbul 20.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli 2010/1552 esas ve 2011/885 sayılı “uyarlama yapılmasına ve cezanın infazının durdurulmasına yer olmadığına” ilişkin kararının kanun yararına bozulması talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 03/07/2017 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    İncelenen dosyadan;
    Sanık hakkında “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan Fatih 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 23/04/2011 tarihli ve 2010/1552 esas, 2011/885 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1,62,50/1-a maddeleri uyarınca sonuç olarak 6.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına , ayrıca 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik hükümlerin uygulanmasına karar verildiği, kararın infazı sırasında, hükümlünün yükümlülük ihlalinde bulunması nedeniyle hakkında hükmolunan adli para cezasının aynen infazına ilişkin İstanbul 20. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 17/01/2012 tarihli ve 2010/1552 esas, 2011/885 sayılı ek kararının itiraz edilmeden kesinleştiği, kararın infazı sırasında Cumhuriyet Savcılığınca uyarlama yapılması talebinde bulunulması üzerine, İstanbul 20. Sulh Ceza Mahkemesi’nce 08/10/2015 tarihli ve 2010/1552 esas, 2011/885 sayılı ek karar ile, 6545 sayılı Kanun hükümlerinin hükümlü lehine olmadığı gerekçesiyle “uyarlama yapılmasına ve cezanın infazının durdurulmasına yer olmadığına” ilişkin karar verildiği anlaşılmıştır.
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında;
    “Hükümlü ... hakkında verilen hükümden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" dair karar verilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”denilerek İstanbul 20. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli ve 2010/1552 esas ve 2011/885 sayılı ek kararının bozulması istenmiştir.
    Yapılan incelemede;
    Sanığın bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemediği ve sanık hakkında bu suç nedeniyle tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olduğu, sanık hakkında, 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde koşulları oluşmadığından "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilemeyeceği değerlendirildiğinden ve kanun yararına bozma talebi yerinde görülmemiştir ;
    KARAR;
    İstanbul 20. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarihli ve 2010/1552 esas ve 2011/885 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması isteminin REDDİNE, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 18/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.